Popüler Yayınlar

Bu Blogda Ara

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Cami Saldırısı ile İlgili 7 Kişi Hakkında Suç Duyurusu

31 Mart 2012 Cumartesi |

Bulgaristan'da geçen yıl 20 Mayıs'ta ırkçı Ataka partisi
taraftarlarınca bir camiye yapılan saldırı ülkedeki müslüman
toplumunun büyük tepkisine yol açmıştı.
Saldırıyla ilgili soruşturmayı tamamlayan savcılık Atakalı 5 ve cami
cemaatinden 2 kişi hakkında suç duyurusunda bulundu.
Gelişmeleri TRT'ye değerlendiren Bulgaristan baş müftüsü Mustafa Aliş
Hacı olayın hesabının sorulması gerektiğini söyledi.
Mustafa Aliş Hacı, "Tespit etmek o kadar zor bir şey değil, orada
videolar var, şahitleri bir tarafa bırakalım, diyeceğiz ki efendim
herkes kendini savunmaya çalışıyor şahitler de diyecekler ki biz
suçsuz, tamam, orada viedolar var, yani atakanın temsilcileri bizim
cami lavabonun üzerine çıktılar ve kendi hoparlörlerini yerleştirmeye
çalıştılar, suç değil de nedir. Ondan sonra uzun bayraklarla uzun
sopalarla bizimkilere, yani bizimkiler deyince orada namaza gidenleri
dövdüklerini herkes gördü. Ondan sonra kim başlatmış? Yani bir yere
mesela sokağa çıkar birşey dersem veya bağırmaya başlar ondan sonra
beni döverlerse yani ben bağıracağım dövmeye hakkım mı var? Evet yani
biz vazgeçmek niyetinde değiliz." dedi.
Mustafa Aliş Hacı Başmüftülüğün bazı sorunlarının da halen devam
ettiğini söyledi.
Komünizm döneminde dine yönelik baskıların had safhada olduğu
Bulgaristan'da nüfusun yüzde on beşini Müslümanlar oluşturuyor.
Mart 31, 2012 | 0 yorum |

Irkçıların Sofya'da Cami Cemaatine Saldırısı İle İlgili 7 Kişi Hakkında İddianame Hazırlandı

Bulgaristan'da ırkçı ve aşırı milliyetçi ATAKA partisi militanlarının
20 Mayıs 2011 tarihinde başkent Sofya'da Banya Başı camisinde namaz
kılanlara karşı düzenlediği saldırı ile ilgili 7 kişi hakkında
iddianame hazırlandı.

İçişleri Bakanı Tzvetan Tzvetanov, parlamentoda gazetecilere yaptığı
açıklamada, birçok Türk ve Müslümanın yaralandığı olayla ilgili toplam
7 saldırgan hakkında dava açılacağını bildirdi.

Yaklaşık 10 aydır süren soruşturma hakkında ayrıntılı bilgi vermeyen
Tzvetanov, sanıkların kimliklerinin video görüntüleri ile
fotoğraflardan tespit edildiğini söyledi.

ATAKA Partisi lideri Volen Siderov'un öncülüğünde 20 Mayıs 2011
tarihinde cami önünde toplanan parti taraftarları Cuma namazını kılan
cemaate önce sözlü tacizinde bulunmuş, daha sonra da taş ve sopalarla
saldırmıştı. Olayda onlarca Müslüman yaralanmıştı.

Büyük siyasi ve toplumsal tepkiye neden olan ırkçı eylem daha sonra
parlamento tarafından kabul edilen bir bildiri ile kınanmıştı.

AA

Mart 31, 2012 | 0 yorum |

El Cezire: Türklerin lideri doğum gününü kutluyor

29 Mart 2012 Perşembe |

Bulgaristan'daki Türk partisinin lideri Ahmet Doğan, 58. doğum gününü kutluyor. Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi (DPS) Genel Başkanı Doğan'ı kutlamak için yüzlerce partili başkent Sofya'daki parti merkezine geldi. İl teşlilatlarının temsilcileri de sabah erken
saatlerde yola koyularak liderlerinin elini sıkmak için sıra oluşturdu. Doğan, doğum gününde yüzlerce hediye aldı.

Fotoğrafta: İzmir'de yaşayan Mestanlı göçmeni Mümin Yusuf, Doğan'a altın harflerle 'Ahmet Doğan' yazılı isimlik verdi. 


AJANS BG
Mart 29, 2012 | 2 yorum |

Barzani, Bulgaristan'dan yatırım istedi

Barzani, Bulgaristan'dan yatırım istedi
- Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov Mesut Barzani ile görüştü
- Bulgaristan ile Kuzey Irak'taki Bölgesel Kürt Yönetimi tarım, sağlık
ve ekonomi alanında işbirliği konusunda anlaştı.

Bulgaristan'a bir günlük resmi ziyaret için gelen Kuzey Irak Bölgesel
Kürt Yönetimi Başkanı Mesut Barzani, Başbakan Boyko Borisov'la
görüştü.
Borisov, Bulgaristan'ın Irak halkıyla uzun yıllara dayanan bir dostluk
geleneği olduğunu kaydederek, kendileri için Irak'ın bu bölgesiyle iyi
ilişkiler içinde olmanın önem arz ettiğini belirtti.
Barzani ise bölgelerine yatırım yapmak isteyen Bulgar şirketlerine
öncelik tanıyacaklarını vurgulayarak, Bulgaristan'ın sağlık alanında
tecrübeli olduğunu söyledi. Barzani, Bulgar sağlık üzmanlarına önem
verdiklerini ifade etti.
Başbakan Borisov ile Mesut Barzani arasında gerçekleştirilen
toplantıya Bulgaristan Dışişleri Bakanı Nikolay Mladenov da katıldı.

Nahit Doğu I SOFYA

(nd-kz-tr)

Mart 29, 2012 | 0 yorum |

Kırcaali camilerinde 'Açık Kapı Günü'

28 Mart 2012 Çarşamba |

Bölgesel İslam Şurası kararıyla Kırcaali bölgesindeki toplam 240 camide 'Açık Kapı Günü' ziyaretleri yapıldı. Kırcaali Merkez camisinin İmamı Avni Tahir, amacın 'Açık Kapı Günü' ile gençleri camiyle tanıştırmak olduğunu belirtti.



AJANS BG
Mart 28, 2012 | 0 yorum |

KIRCAALİ'DE MAAŞ EYLEMİ

26 Mart 2012 Pazartesi |

Bulgaristan'da Türklerin en yoğun yaşadığı Kırcaali bölgesinin en
büyük ticari işletmelerinden biri olan Kurşun ve Çinko Üretim
Tesislerinin (OZK) çalışanları 6 aydır maaşlarını alamadıkları gerekçesiyle
iş başı yapmayarak fabrika önünde prostesto eylemi başlattı.
Fabrikada çalışan yaklaşık 500 işçinin çoğu Türk. Sabah erkenden
yarım saatliğine Kırcaali-Haskovo otoyolunu kapatan işçiler,
maaşlarının ödeninceye kadar eylem yapmaya devam edeceklerini
belirtiyor.



AJANS BG
Mart 26, 2012 | 2 yorum |

Naci Ertürk, Filibe konsolosluğundan emekli oldu

24 Mart 2012 Cumartesi |

Filibe Başkonsolosluğunda görevli Naci Ertürk'ün emekliliği münasebetiyle düzenlenen akşam yemeğinde konsolosluk personeli ve aileleri bir araya geldi. Naci Ertürk 39 yıllık hizmetin ardından emekli oldu. Başkonsolos Ramiz Şen, tüm personel adına, kendisine teşekkür etti ve emeklilik hayatında sağlık ve mutluluk diledi.

AJANS BG
Mart 24, 2012 | 1 yorum |

Büyükelçi Aramaz: ‘Bardağın boş tarafı üzerinde durmayalım’ (Video)

Türkiye’nin Bulgaristan Büyükelçisi İsmail Aramaz, Bulgar devlet radyosuna verdiği demeçte, iki ülke arasındaki tazminat isteklerine ilişkin bir soruyu cevaplandırırken, Türkiye’nin 1925 yılından sonraki döneme ait emlak talebi olduğunu hatırlattı.

Mart 24, 2012 | 0 yorum |

Sezgin Mümin: 2 bin komünist ajan hala Türkiye’de faaliyette

23 Mart 2012 Cuma |

Komünist dönemde Türklere karşı uygulanan asimilasyon kampanyasının sorumluları hakkında davalar açtıklarını belirten Adalet-Bulgaristan Federasyonunun Başkanı Sezgin Mümin, Belene mahkümlarının ifade vermeye gelmemesi nedeniyle mahkemede ilerleme kaydedilemediğini kaydetti. Belene toplama kampında yatanların yüzde 30’unun komünist dönemin istihbarat örgütüne çalıştıklarını vurgulayan Mümin, Türkiye'ye göç eden 50 bin komünist ajandan hala Bulgaristan istihbaratı için çalışanların sayısının 2 bin civarında olduğunu savundu.



AJANS BG
Mart 23, 2012 | 0 yorum |

Irkçıların saldırdığı cami cemaatine ceza verildi

Başkent Sofya'da ırkçı ve aşırı milliyetçi ATAKA partisi
militanlarının 20 Mayıs 2011 tarihinde Banya Başı Camisi;nin önünde
namaz kılan cemaate yönelik saldırısında ağır yaralanan Müslümanlardan
Georgi Dimitrov'un 5 yıla kadar hapis cezasına çarptırılabileceği
bildirildi.
Bulgaristan Müslümanları Başmüftülüğü Basın Merkezi;nin açıklamasında
uluslararası tepkiler uyandıran çirkin ırkçı saldırı olayından bu yana
geçen zamanda savcılığın şiddete maruz kalan Dimitrov'u "suçlu" olarak
göstermeye çalıştığı belirtildi.
Sanık olarak çağrılan Dimitrov'un, savcılık tarafından "kamu düzenini
bozmak, toplum huzurunu kaçırmak ve resmi görevlilere saldırmak"
suçlamasıyla ifadesinin alındığı öğrenildi.
Açıklamada video görüntülerinde Dimitrov'un namaz kılarken bir ATAKA
militanının saldırısına uğradığının net olarak görüldüğü belirtilerek
şu görüşlere yer verildi:
"Polis ve savcılık yetkilileri saldırganların kimliğini belirleyemedi.
Buna karşılık kendi kutsal ibadetini yerine getiren Müslümanları suçlu
göstermeye çalışıyorlar. Yumurta ve taşlarla cemaate saldırıp, ibadet
yerini de kirleten saldırganlar ise takipsiz kalıyor."
Savcılık ve polisin tavrının "düşündürücü" olarak nitelendirildiği
açıklamada Bulgaristan Parlamentosu;nun 27 Mayıs 2011 tarihinde kabul
ettiği bildiriyle ATAKA'nın çirkin saldırısının şiddetle kınandığı
hatırlatıldı.
AA

Mart 23, 2012 | 3 yorum |

Ateşten gömleği Balakov giydi

22 Mart 2012 Perşembe |

Bundesliga'nın köklü takımlarından Kaiserslautern, Marco Kurz'dan
boşalan teknik direktörlük görevine Krassimir Balakov'u getirdi.
Kırmızı Şeytanlar ligde puan cetvelinin son sırasında.
Kaiserslautern kulubünden yapılan açıklamada 45 yaşındaki Bulgar
teknik direktör Krassimir Balakov ile perşembe günü 30 Haziran 2013
tarihine kadar geçerli olacak bir sözleşme imzalandı.

Balakov 14 aylık sözleşmeye imza attı

Kaiserslautern Yönetim Kurulu Başkanı Stefan Kuntz yaptığı açıklamada
"Balakov'un ligde kalma mücadelemizde bize etkin bir şekilde yardımcı
olabileceği kanısına vardık" ifadesini kullandı.
Kuntz'un açıklamasına göre son olarak Hırvatistan birinci lig
takımlarından Hajduk Split'i çalıştıran Balakov için Split kulübüne
transfer ücreti ödenmedi. 45 yaşındaki Bulgar teknik adamın
yardımcılığını vatandaşı Iliya Gruyev yapacak.
Aktif futbolculuk döneminde uzun yıllar Stuttgart forması giyen
Balakov, düşüncelerini "Kırmızı Şeytanlar'ın tüm Avrupa'da bir adı
var. İşe başlamak için sabırsızlanıyorum" şeklinde dile getirdi.
20 puanla Bundesliga'da 18'inci ve son sırada yer alan Kaiserslautern,
ligde kalmak için play maçı oynama sırası olan 16'ncılıktan 5 puan
geride yer alıyor. 16 maçtır kazanamayan kırmızı şeytanlar, geçen salı
günü teknik direktör Marco Kurz ile yollarını ayırmıştı.

Mart 22, 2012 | 0 yorum |

Erdoğan: Büyük devlet olmanın bedeli var

21 Mart 2012 Çarşamba |

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Doğalgazla ilgili zaman zaman,
fevkalade olduğu dönemler, aşırığı soğuğun olduğu dönemlerde bazı
kesintiler olabiliyor. Biz, komşu ülke Bulgaristan'ı böyle bir
dönemde, şüphesiz ki yalnız bırakamayız'' dedi.

Başbakan Erdoğan ile Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Başbakanlık
Merkez Bina'da ortak basın toplantısı yaptı.

Heyetler arasında gerçekleştirilen Toplantıda Bulgaristan Hükümetinin
İçişleri, Dışişleri, Ulaştırma, Tarım Gıda, Bölgesel Kalkınma ve İmar,
Enerji, Ekonomi, Turizm ile Kültür Bakanlarının yer aldıklarını
belirten Erdoğan, ortak bir siyasi bildiriyle neticelendirdikleri
toplantının önümüzdeki yıl Sofya'da ikincisinin yapılacağını ifade
etti.

Kaynak: http://www.samanyoluhaber.com/politika/Erdogan-Buyuk-devlet-olmanin-bedeli-var/741027/#ixzz1phKkBJze
Bu toplantının sekretaryasını Dışişleri Bakanları yürüttüğüne işaret
eden Erdoğan, Dışişleri bakanlarının yol haritasını takip edeceklerini
dile getirdi.

Fevkalade bir durum olmazsa mayıs ayı sonunda da Bulgaristan Başbakanı
Borisov ile üçlü toplantı için Bulgaristan'da bir araya geleceklerini
anlatan Erdoğan, ''Aramızdaki ticaret hacmi, şu anda 4 milyar dolar
civarında, 2011 sonu itibariyle. Biz, bunu yeterli bulmuyoruz, bunu
çok daha ilerilere taşımanın gayreti içerisinde olacağız. Tabii, iki
komşu ülkeyiz, fakat değerli dostum Boyka ile gerçekten gerek belediye
başkanlığı dönemi, gerek başbakanlık dönemindeki ikili münasebetler
noktasında bir dayanışma içerisinde bu süreci hep çalıştık, işlettik''
diye konuştu:

-Taşkınları önlemek-

Bulgaristan'ın kedine ait sıkıntıları olduğuna dikkati çeken Erdoğan,
şunları kaydetti:

''Bunların en önemlisi de doğalgazla ilgili zaman zaman, fevkalade
olduğu dönemler, aşırı soğuğun olduğu dönemlerde bazı kesintiler
olabiliyor. Tabii biz, komşu ülke Bulgaristan'ı böyle bir dönemde,
şüphesiz ki yalnız bırakamayız. İnsani olarak, hatta bir komşuluk
hakkı olarak, böyle dönemlerde her zaman Bulgaristan'ın yanında
olacağımızı da kendilerine bugünkü ikili görüşmemizde ifade ettim.
Bununla ilgili de yapılması gereken altyapı çalışmalarını ve siyasi
noktada atmamız gereken adımları da birlikte atacağız ve
Bulgaristan'ın da böyle bir sıkıntısının da olmasını istemiyoruz. Bunu
da birlikte aşacağız.

Tabii bir başka sıkıntı, yine aramızdaki biliyorsunuz, dertli
olduğumuz bir durumdur. O da gerek Arda, gerek Tunca, gerekse Meriç'le
alakalı konu. Bu, Türkiye, Bulgaristan, Yunanistan üçlüsünü aslında
ilgilendiren, alakadar eden bir konu. Bu konuda şu anda Bulgaristan'ın
Arda ile ilgili attığı bir adım var. Fakat süratle bugün bakanlarımıza
gerekli talimatları verdik. Tunca ve Meriç ile alakalı olarak da
Yunanistan'ı da bu kapsam içerisine almak suretiyle, müşterek bir
çalışmayla... Burada 3 ülkenin hem çıkarı var ama çıkarının yanında da
maalesef sürekli bir tehdit var. Bu tahdit nedir? Bu taşkınlarla
yaşadıklarımızdır. Zaman zaman insan kaybına, bunun yanında bir çok
ekonomik kayba, tarım alanlarının su altında kalmasına vesaire neden
olan bu tür taşkınları önlemek için bakanlarımızın çok daha yoğun bir
çalışmayla, teknik kadrolarla bu işi yürütmelerinin talimatını bugün
verdik, bu adımları da süratle atmamız gerekiyor.''

Bulgaristan'la doğalgaz işbirliğine gidilmesine ilişkin Bulgar
gazetecinin daha önce anlaşma yapıldığına ilişkin iddiaların Erdoğan,
"Benim bugüne kadar bu konuda bir imza atmadım, bakanlarımın da
imzasının olduğunu sanmıyorum" Bugün görüş birliğine vardık ve sorunu
en kısa zamanda çözme kararı verdik" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Bulgaristan'daki Türk toplumunun
Bulgaristan'ın eşit haklara sahip vatandaşları olarak ülkenin
istikrarına, refahına ve gelişmesine önemli katkıları olduğunu
belirterek, ''Oradaki kardeşlerimizin iki ülkenin ilişkilerine güç
katan dostluk köprüsü kurmak durumunda olduklarını özellikle buradan
hatırlatmak zorundayım'' dedi.

Başbakan Erdoğan ile Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, Başbakanlık
Merkez Bina'da ortak basın toplantısı yaptı.

Erdoğan, iki ülke arasında İstanbul, Burgaz ve Varna arasında
atılabilecek adımlar olduğunu belirterek, ''Bunlar bizim turizm
noktasındaki zenginliğimiz olabilir. Buna yönelik olarak ulaştırma
bakanlarımızın bir çalışma yapmasını istedik'' diye konuştu.

İki ülke arasında deniz otobüsleriyle ulaşım sağlayarak ulaşımda ve
turizmde bir adım atılabileceğine ilişkin inançlarını teyit
ettiklerini anlatan Erdoğan, bu adımları atmak için gerekli
girişimlerde bulunulduğunu, bugünkü anlaşmalarla da bu adımların
atıldığını söyledi.

Başbakan Erdoğan, ''Özellikle üzerinde durduğumuz önemli bir konu da
karşılıklı kültürel merkezlerin kurulması konusu. Az önce o imzalar
atıldı. İstiyoruz ki Bulgaristan Türkiye'de kültür merkezlerini
oluştursun. Aynı şekilde biz de Bulgaristan'da bu tür kültür
merkezlerini oluşturalım. Bu konuda mutabakatımız var'' ifadesini
kullandı.

Bulgaristan'ın Türkiye'de, Türkiye'nin Bulgaristan'da tarihi ve
kültürel mirası bulunduğunu belirten Erdoğan, bu mirasın renovasyonu
ve restorasyonu konusunda bazı adımlar atılarak gerek inanç gerekse
kültürel turizmin hareketlendirileceğini kaydetti. Erdoğan, bunun
halkların kaynaşmasına da katkıda bulunacağını ifade etti.

Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'u el ele, dayanışma içinde
yapılacak çalışmalar için bir fırsat olarak gördüğünü dile getiren
Başbakan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Şu anda Kültür Bakanlığına Vecdi Bey'in (Raşidov) bakıyor olması da
ayrı bir fırsat. Gerek Ertuğrul Bey (Günay), gerekse Vecdi bey
dayanışma içinde. Vecdi Bey'in aynı zamanda sanatçı yönü de var. Bu
özelliğini de burada hatırlatmam lazım. Bugün kendisinden yeni
eserlerini de aldım. Bu da benim için ayrı bir zenginlik oldu.
Kendisini tekrar kutluyorum. Bu dayanışma içinde inanıyorum ki Türkiye
ve Bulgaristan bu alanda da çok farklı adımları atmaya devam
edecektir.''

-''Balkanlar'daki en önemli ticaret ortağımız''

Başbakan Borisov göreve gelmeden önce Avrupa'ya gidiş gelişlerde Türk
vatandaşlarının araçlarının haraca bağlanması, soyulması gibi
olayların meydana geldiğini belirten Erdoğan, mevkidaşının gerekli
tedbirleri alarak bu olayları engellediğini ifade etti. Erdoğan, ''Bu,
vatandaşlarımızın yol güvenliği sıkıntısının giderilmesi noktasında
güzel bir gelişme. Bundan sonraki süreçte bunun yeni otoyollarla çok
daha farklı bir noktaya geleceğine inanıyorum'' dedi.

Bulgaristan'ın Türkiye'nin Balkanlardaki en önemli ticaret ortağı
olduğunu ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu:

''Bu ticaretin artarak devamıyla ki bugün o çalışmaları da yaptık,
ekonomiden sorumlu bakanlarımız karşılıklı olarak bunun da adımlarını
attılar. Ekonomik alanda mevcut bazı sıkıntılar var. Tarımda, yaş
meyve sebzede bazı sıkıntılarımız var. Bu sıkıntıları da süratle
gidereceğiz.''

Bölgesel konuları ve Ortadoğu'daki sıkıntıları değerlendirdiklerini
bildiren Erdoğan, Ortadoğu'daki sıkıntıları birlikte aşmak için ortak
tavır almanın ne denli önemli olduğunu değerlendirme imkanı
bulduklarını kaydetti.

Bulgaristan'da ciddi oranda bir Türk nüfusu bulunduğunu kaydeden
Başbakan Erdoğan, şunları belirtti:

''Bulgaristan'daki Türk toplumunun Bulgaristan'ın eşit haklara sahip
vatandaşları olarak ülkenin istikrarına, refahına ve gelişmesine
önemli katkıları da oluyor. Oradaki kardeşlerimizin iki ülkenin
ilişkilerine güç katan dostluk köprüsü kurmak durumunda olduklarını
özellikle buradan hatırlatmak zorundayım. Onun için de özellikle
Bulgaristan'ın gelişmesi, kalkınması noktasında atılacak her adım
inanıyorum ki oradaki bizim soydaşlarımızın da huzuru ve refahı için
önemlidir. Bunu da vurgulamayı kendim için bir görev telakki
ediyorum.''

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ''Türkiye'de siyaset yapan veya kenarda
köşede bir şeyler yazanlar bizden şunu mu bekliyorlar; yani içine
kapalı bir butik devlet mi istiyorlar? Türkiye bir butik devlet
değildir. Türkiye, dünyaya açık bir devlettir ve güçlü bir devlettir.
Güçlü bir devlet olmanın gereği de budur'' dedi.

Başbakan Erdoğan, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov ile başbaşa ve
heyetlerarası görüşmelerin ardından düzenlenen basın toplantısında
gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Erdoğan, ''Afganistan'da 12 askerimiz şehit düştü. Olayla ilgili
incelemeler devam ediyor, helikopterin nasıl düştüğüyle ilgili yeni
bir bilgi var mı? Helikopterin düşmediği, düşürüldüğü iddiaları var.
Bu yönde bir bulgu var mı? Kaza sonrasında bazı tartışmalar da
başladı. Özellikle Türk askerinin neden Afganistan'da olduğu
sorgulanıyor. Bu eleştiriler konusunda neler diyeceksiniz?'' sorusuna,
şu yanıtı verdi:

''İnceleme hala sürüyor. Şu anda bir tuğgeneral komutasında 12 kişilik
bir heyet bir savcıyla birlikte bu çalışma için hemen anında
Afganistan'a gönderilmişti. Olayla ilgili kaza kırım incelemesi halen
devam ediyor. İlk bilgiler helikopterin teknik bir arıza nedeniyle
düştüğü yönünde. Yani herhangi bir çatışma falan söz konusu değil. Ama
inceleme sürüyor. Rapor tamamlanınca bunu da zaten kamuoyuyla
paylaşacağız.

Diğer konuya gelince, özellikle bazı şeyleri sıradan istismar vesilesi
yapmak, hele hele bu olaylar üzerinden istismar vesilesi yapmak çok
acıdır. Aynı helikopter ülkemizde de düşebilirdi. Nitekim bugüne kadar
da birçok helikopter ülkemizde de düşmüştür. Birçok şehit vermişizdir.
Şu anda bizim içinde olduğumuz bir NATO camiası var ve bu konseptin
içerisinde Türk ordusu, TSK Afganistan'da bir görev yapmaktadır. Biz
orada dikkat ederseniz, bulunduğumuz süre içerisinde hiçbir zaman
operasyonel bir görev üstlenmedik. Hep lojistik görev ağırlıklı olarak
üstlendik. Çatışmalar içerisinde de bizim şehidimiz bugüne kadar
olmadı. İşte bu kazayla böyle bir durum başımıza geldi''

-''Ordumuz orada sürekli kalacak değildir''-

Afgan halkının, Türk askerine karşı aşırı derecede bir muhabbeti ve
sevgisi bulunduğunu vurgulayan Başbakan Erdoğan, geçmişte Afgan
halkının her zaman Türk milletine ruh kökünden gelen bir şekilde
yardım ettiğini söyledi.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:

''Bizim de Afgan halkıyla bir dayanışmamız söz konusu. Bu insanlar
bizim zor günlerimizde, istiklal mücadelemizi verdiğimiz günlerde tüm
varıyla, yoğuyla bizimle beraber olmuş insanlar. Şu anda da TSK tarihi
bir görevini yerine getirirken aynı zamanda da NATO konsepti
içerisindeki bu grevi sebebiyle orada bulunmaktadır. Biz orada güç
bulunduran sekizinci ülke konumundayız. Böyle bir durumumuz var. Fakat
bu nasıl oluyor da istismar vesilesi yapılıyor hem de böyle bir olay
üzerinden...

Bizim ordumuz tabii orada sürekli kalacak değildir. Belli bir süre
sonrasında da çekilmesi kararı verileceği zaman da çekilecektir. Ama
bütün bu kararları biz TBMM'de alıyoruz ve parlamento kararıyla da bu
süreç uzatılıyor. Daha önce de olduğu gibi, gerekirse de uzatılmıyor.
Burada da yapılan budur. Yani Türkiye'de siyaset yapan veya kenarda
köşede bir şeyler yazanlar bizden şunu mu bekliyorlar; yani içine
kapalı bir butik devlet mi istiyorlar? Türkiye, bir butik devlet
değildir. Türkiye, dünyaya açık bir devlettir ve güçlü bir devlettir.
Güçlü bir devlet olmanın gereği de budur. Bunu yapmak durumundayız. Şu
anda yapılan da budur zaten. Birilerinin söylediği veya kendilerine
göre oluşturduğu yol haritasına Türkiye Cumhuriyeti devleti uymaz.
Biz, olması gereken neyse onu yaparız, atılması gereken adımlar neyse
onu atarız. Hiçbir zaman küçük düşünemeyiz, büyük düşünmeye mecburuz.
Tabii ki büyük devlet olmanın da zaman zaman bedelleri vardır ve bu
bedelleri de kimse görmezlikten gelemez. Bunu da görmek zorundayız.

12 şehidimiz operasyon neticesinde olmayan, bir kaza neticesinde olan,
velev ki bu bir operasyon neticesinde de veya onlara yönelik herhangi
bir saldırı neticesinde de olabilirdi. Ama böyle bir durum da söz
konusu olmadı. Şu anda ülkemizde bölücü terör örgütüyle mücadelede
askerimizi, polisimizi, sivillerimizi şehit olarak vermiyor muyuz?
Onun için lütfen bunu istismar vesilesi yapmasın. İstismar etmesinler.
Burada hepimizin el birliği, gönül birliği içerisinde olmamız lazım.
Adımlarımızı bu şekilde atmamız lazım. Gerek Türk Silahlı
Kuvvetlerimizi, gerek güvenlik güçlerimizi onlara vereceğimiz destekle
güçlü kılmamız lazım.''

AA

Mart 21, 2012 | 0 yorum |

Bulgaristan ile Türkiye arasında 17 anlaşma imzalandı

20 Mart 2012 Salı |

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov başkanlığında Türk ve Bulgar heyetleri arasında yapılan görüşmelerin sonunda iki ülke arasında çeşitli alanlarda 17 belgeye imza atıldı.
İki ülke başbakanlarının ortak basın toplantısı öncesinde imzalanan belgeler şu şekilde:

1-Anadolu Ajansı ile Bulgar Haber Ajansı arasında iş birliği anlaşması. Anlaşmaya Anadolu Ajansı adına, AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk imza attı.
2-TRT ile Bulgaristan Ulusal Televizyonu arasında İkili İşbirliği Anlaşması. Anlaşmayı TRT adına, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin imzaladı.
3-TRT ile Bulgaristan Ulusal Radyosu arasında İkili İş birliği Anlaşması. Anlaşmaya TRT adına, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin imza attı.
4-Türkiye ile Bulgaristan arasında Savunma Sanayi Güvenliği Anlaşması.
5-Türkiye ile Bulgaristan hükümetleri arasında İki Ülke Limanları Arasındaki Uluslararası Demiryolu Feribot Hattının Organizasyonuyla ilgili anlaşma. Anlaşmayı Türkiye adına Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım imzaladı.
6-Türkiye ile Bulgaristan hükümetleri arasında Bilgi ve İletişim Teknolojileri ve E-devlet Alanında İşbirliği İçin Mutabakat Zaptı. Bu anlaşmaya da Bakan Binali Yıldırım imza attı.
7-Orman ve Su İşleri Bakanı ile Bulgaristan Çevre ve Su Bakanı arasında Su Kaynakları Alanında İşbirliği Ortak Bildirisi. Anlaşmayı Türkiye adına Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu imzaladı.
8-Türkiye ile Bulgaristan hükümetleri arasında Karşılıklı Kültür Merkezlerinin Açılmasına İlişkin Mutabakat Muhtırası. Anlaşmayı Türkiye adına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay imzaladı.
9-Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bulgaristan Ekonomi, Enerji ve Turizm Bakanlığı arasında Turizm Alanında İşbirliği Programı. Anlaşmaya Türkiye adına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay imza attı.
10-Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Bulgaristan Ekonomi, Enerji ve Turizm Bakanlığı arasında Taşınmaz Kültürel Mirasın Korunması Alanında 2012-2016 Dönemi İşbirliği Programı. Anlaşmayı Türkiye adına Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay imzaladı.
11-Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ile Bulgaristan Ekonomi, Enerji ve Turizm Bakanlığı arasında Enerji İşbirliği Ortak Bildirisi. Anlaşmaya Türkiye adına Enerji ve Tabi kaynaklar Bakanı Taner Yıldız imza attı.
12-Türkiye ile Bulgaristan arasında Ekonomi İşbirliği Anlaşması. Anlaşmayı Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan imzaladı.
13-Ekonomi Bakanı ile Bulgaristan Ekonomi, Enerji ve Turizm Bakanı arasında Ekonomik ve Ticari İşbirliğinin Geliştirilmesine İlişkin Ortak Bildiri. Bu anlaşmaya da Bakan Zafer Çağlayan imza attı.
14-Türkiye ile Bulgaristan arasında Acil Durumlarda İşbirliği Anlaşması. Anlaşmayı Türkiye adına Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ imzaladı.
15-Türkiye Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi ile Bulgaristan Diplomatik Enstitüsü arasında İşbirliği Mutabakat Muhtırası. Muhtırayı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu imzaladı.
16-Türkiye ve Bulgaristan dışişleri bakanlıkları arasında ortak açıklama. Açıklamayı Bakan Davutoğlu imzaladı.
17 - ve son olarak da Türkiye ve Bulgaristan hükümetleri arasında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi Kurulması Hakkında Ortak Siyasi Bildiri, Başbakan Erdoğan ve Konuk Başbakan Borisov tarafından imzalandı.
Mart 20, 2012 | 0 yorum |

Vecdi Raşidov: Bulgaristan 12'nci kültür merkezini İstanbul'da açacak

Bulgaristan hükümetinin Türk kökenli Kültür Bakanı Vejdi Raşidov,
Türkiye ve Bulgaristan'da karşılıklı olarak açılacak kültür
merkezlerinin ikili ilişkilerde büyük rol oynayacaklarını belirterek
"Kültür merkezleri iki ülke arasındaki dostluk ve işbirliğini
artıracak" dedi.

Bulgar kabine üyelerinin büyük bir bölümü ile birlikte Türkiye'ye
resmi ziyaret gerçekleştiren Başbakan Boyko Borisov'un heyetinde yer
alan Raşidov, kültür alanındaki Türkiye-Bulgaristan ilişkilerini
değerlendirdi.

Bulgaristan'ın 11 ülkede kültür merkezi açmış olduğunu anımsatan
Raşidov, 12'ncisinin İstanbul'da açılacağını bildirdi. Protokolun
imzalanmasının ardından her iki ülkenin de hemen harekete geçeceğini
vurgulayan Raşidov, kültür merkezlerin açılmasını sağlayacak çalışma
gruplarının oluşturulacağını kaydetti.

Konuyu Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay ile birlikte iki aydır
görüştüklerini ifade eden Raşidov, "Biz, Türk kültürünün
Bulgaristan'da Bulgar kültürünün de komşularda popüler olmasını
istiyoruz. Ülkelerimiz arasında en iyi elçi kültürdür" dedi.

Karşılıklı kültürel ilişkiler kapsamında ünlü Türk yazar Orhan
Pamuk'un Bulgaristan'a yaptığı ziyareti hatırlatan Raşidov, iki ülke
arasında kültürel bağ kuracak, birbirlerine yardım edecek kültür
merkezlerinin gelecekteki misyonunun altını çizdi.

Bulgaristan'daki İslam kültür ve mirası konusunda halkın sahip olduğu
bilgiyi yetersiz bulduğunu açıklayan Raşidov, yapılan çalışmaların
bunu telafi edebileceğini, bu vesileyle Bulgar kültürünün de
Türkiye'de daha iyi temsil edilebileceğine inandığını söyledi.

Sinema Alanındaki İşbirliği

Vejdi Raşidov, Türk-Bulgar hükümetlerinin ortak toplantısı sırasında,
iki ülke arasında sinema sektörlerinin ortak yapım ve projeleri
gerçekleştirilmesini öngören bir program tasarısının da ele
alınacağını açıkladı.

Türkiye'nin film sektöründe dünyanın önde gelen ülkelerinden biri
olduğunu ifade eden Raşidov, şöyle konuştu:

"Türkiye'nin sinema alanındaki gelenek ve tecrübesini biliyoruz.
Türkiye önde gelen ve başarılı film üreten büyük ülkelerin arasında
yer alıyor. Son zamanlarda Bulgar sineması da kendini toparlayarak
yükselişe geçti. Dolayısıyla böyle bir anlaşmanın ortak film yapım
projelerinin oluşturulması ve finansmanının bulunmasına yardım
edeceğine inanıyorum. Bilindiği üzere her iki ülke tarihi geçmiş ve
hatıralara sahip. Bunları değerlendirebilecek projelerin ortaya
çıkması son derece doğal. Ortak prodüksiyonlar yapılabilir. Bu da hem
Bulgar hem de Türk sinemacılar için çok yararlı olacaktır"

Tarihi ve Kültürel Mirasların Korunması

Bulgaristan ile Türkiye arasındaki işbirliğinde kültürel mirasın
karşılıklı olarak korunması ve restorasyonu alanındaki çalışmaların
önemine değinen Raşidov Bulgaristan'da oldukça zengin İslam kültür
anıtlarının bulunduğunu söyledi.

Bu anıtların Kültür Bakanlığının himayesi altında olduğunu kaydeden
Raşidov, Eski Zağara (Stara Zagora) kentindeki Eski Cami'yi örnek
göstererek "Onarım ve restorasyonunu yaparak onu eski otantik haline
kavuşturduk. Türkiye hükümeti ayrıca Şumnu ve Razgrad kentlerindeki
camilerin onarımlarını yapmaya hazır olduğunu bildirdi. Dolayısıyla bu
konuda imzalanabilecek bir anlaşma restorasyon alanındaki Türkiye'nin
Bulgaristan'daki ve Bulgaristan'ın Türkiye'deki ekiplerinin
çalışmalarını motive edebilir" diye konuştu.

Kültürel varlıkların restorasyonu yapılırken belirli kurallara
uyulması gerektiğini ve bu işin uzmanlık istediğini belirten Raşidov,
"Bu tür projelerde Türk ve Bulgar restorasyon ekiplerinin ortak
çalışmaları çok önemli. Ancak bu şekilde doğru ve verimli sonuca
ulaşabiliriz" dedi.

Tarihi Eser Kaçakçılığına Karşı Ortak Mücadele

Türkiye'de yapacağı görüşmelerde gündeme getirilecek diğer bir konunun
tarihi eser kaçakçılığına karşı mücadele alanında olacağını belirten
Raşidov, şunları söyledi:

"Dünyada uyuşturucu kaçakçığı sorunu kadar tarihi eser kaçakçılığı
sorunu da büyük önem taşıyor. İster istemez her iki ülke uluslararası
kaçakçılık güzergahının birer parçasıdır. Bu alanda imzalanabilecek
bir işbirliği anlaşması her iki ülkenin bu trafiğe karşı ortak
çalışmalarına destek verecek. Ayrıca, yakalanan eserlerin ait olduğu
ülkeye iadesini de kolaylaştıracak"

Mart 20, 2012 | 0 yorum |

Borisov 9 Bakanla Ankara’ya gidiyor

19 Mart 2012 Pazartesi |

Resmi bir ziyaret için yarın Türkiye'ye gidecek olan Başbakan Boyko Borisov, beraberinde 9 Bakanını da götürecek. Borisov'un heyetinde İçişleri Bakanı Tsvetan Tsvetanov, Kültür Bakanı Vecdi Raşidov, Dışişleri Bakanı Nkolay Mladenov da bulunuyor. Hükümet basın merkezinden az önce yapılan açıklamada, Bulgaristan heyetinin Anıtkabire çelenk koymasının ardından Borisov'un Çankaya Köşkünde Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le görüşeceği açıklandı. Borisov ve beraberindeki heyet için daha sonra askeri karşılama töreni düzenlenecek. Törenin ardından Borisov ve Erdoğan başbaşa görüşecek. İki başbakanın görüşmesinin ardından hükümetler arası ortak toplantı düzenlenecek. Borisov'un Ankara ziyareti ülkedeki populist aşırı sağ siyasi oluşumları rahatsız etti. Ziyaret öncesi çeşitli açıklamalarda bulunan sözkonusu çevreler, Borisov'un Türkiye ziyaretini gereksiz buldu.

ÖNYARGILAR AŞILAMADI
Siyasi gözlemciler ise Bulgaristan'da Türkiye'nin ve Türk kimliğinin az bilindiğine dikkat çekerek, Türkiye konusunda bir önyargının olduğunu kaydediyor ve bu önyargıyı da komünist döneminin eğitim sistemine bağlıyor.

BORİSOV'UN HEYETİNDEKİ BAKANLAR
Tsvetan Tsvetanov – İçişleri
Vecdi Ralidov – Kültür
Nikolai Mladenov - Dışişleri
İvailo Moskobski – Ulaştırma, Engormasyon Teknolojileri ve Haberleşme
Liliana Pavlova – Bölgesel Kalkınma ve Bayındırlık
Miroslav Naidenov – Tarım
Nona Karacova – Çevre
Totio Mladenov – Sosyal Politika
Delian Dobrev – Ekonomi, Enerji, Turizm (vekil)


Nahit Doğu I SOFYA
Mart 19, 2012 | 0 yorum |

Mestanlı doğumlu ressamdan İstanbul’da sergi

18 Mart 2012 Pazar |

Mestanlı doğumlu ressam Aynur Açıkgöz, İstanbul Bakıtköy Sanatçılar Evinde ‘Rumeliden Efsaneler’ adlı kişisel sergisini açtı. Eserlerinde Rumeli’yi yansıtmayı tercih ettiğini belirten Açıkgöz'ün sergisi 29 Mart tarihine kadar açık kalacak.

AJANS BG
Mart 18, 2012 | 1 yorum |

Başbakan Borisov Ankara'ya gidiyor

Başbakan Boyko Borisov, beraberinde birçok Bakanla birlikte, Türkiye ile Bulgaristan arasında yüksek düzeyli işbirliği mekanizması kurulması kapsamında 20 Mart 2012 tarihinde Ankara’ya resmi bir ziyaret gerçekleştirecek. Ziyaret çerçevesinde, iki ülke arasındaki dostluk ve iyi komşuluk ilişkilerinin daha da derinleştirilmesine yönelik adımlar atılması ve çeşitli konularda anlaşmalar imzalanması bekleniyor.
Mart 18, 2012 | 0 yorum |

Bulgaristan Türkleri Çanakkale şehitlerini andı

17 Mart 2012 Cumartesi |

Bulgaristan'da ilk defa Çanakkale şehitlerini anma toplantısı düzenlendi. Kırcaali'de düzenlenen anmaya, Türkiye ve Yunanistan Batı Trakya'dan da çok sayıda katılımcı iştirak etti.


Mart 17, 2012 | 7 yorum |

Borisov iki bakanın istifasını istedi

16 Mart 2012 Cuma |

Bulgaristan, iktidardaki GERB partili iki bakanın istifasını konuşuyor.
Ekonomi Enerji ve Turizm Bakanı Trayço Traykov ve Sağlık Bakanı Stefan Konstantinov'un ani istifaları ülke gündemine oturdu.

Partinin basın merkezinden dün geç saatlerde yapılan basın
açıklamasında iki bakanın istifa dilekçeleri verdikleri bildirilse de,
dilekçelerin pek gönüllü olmadığı anlaşılıyor. Enerji Bakanı bu sabah
istifasının istendiğini itiraf etti.
Ekonomi Bakanı Traykov, Başbakanın değimiyle, bardağı Katar'da
taşırdı. Bulgar Başbakanı Boyko Borisov'un bu ülkeye geçen hafta
yaptığı resmi ziyaret sırasında başkent Doha'da düzenlenen
Bulgar-Katar iş adamları toplantısına Katar tarafından tek bir iş adamının
katılmaması Borisov'u kızdırdı. Organizasyon hatası ve ülkedeki
dengeleri tanımamaktan kaynaklanan iş adamları toplantısı hüsranının
ardından Borisov yaptığı açıklamada, toplantının başlangıç saati
olarak sabah saat 10'da ve Katar emiri ile görüşmesine 45 dakika kala
yapılmasını 'aptallık' olarak değerlendirdi. Borisov, Katar'da
yaşananları bardağı taşıran son damla olarak gösterdi.
Sağlık Bakanı Stefan Konstantinov'un istifasını da değerlendiren
Başbakan Boyko Borisov, Konstantinov'un herkesle kavga etmeyi
başardığını belirterek, sosyal sigortalar kurumu ve kabinedeki
bakanların yarısından fazlasıyla kavglı olduğunu kaydetti.
Konstantinov 'sağlık sektöründe yaşanan bunca krizden sonra ne yapabilirdim' dedi.
Sektörde yaşanan krizlere gelince ise son skandalı hatırlatmakta yarar var.
Geçtiğimiz günlerde özel bir televizyon kanalının yaptığı araştırma sonucunda
Bulgaristan'da Bulgar firmaları tarafından üretilen ilaçların
Bulgaristan'a komşu ülkelerde daha ucuz, ülke içinde ise çok daha
pahalıya satıldığı anlaşıldı. Örneğin Sofarma adlı Bulgar şirketinin
ilaçları Türkiye'de daha ucuza satıldığı ortaya çıktı. Bu durum
karşısında Bulgar kamuoyu hayli tepki göstermiş, sağlık bakanının
istifa etmesi istenmişti.

İstifa eden Ekonomi enerji ve turizm Bakanı Trayço Traykov'un yerine
Haskovo doğumlu yardımcısı Delian Dobrev'un atanacağı açıklanırken,
Sağlık Bakanı koltuğuna ise parlamenya bağlı Sağlık Komisyonu Başkanı
Desislava Atanasova'nın oturacağı bildirildi. Sağlık Bakanı
Konstantinov, istifasına gerekçe olarak iktidardaki GERB partisinin
reformlar konusunda kendisine destek olmamasını gösterdi.

Muhalefet ne diyor?
Muhalefet ise istifaları gerekli ancak yeterli bulmadı. Ana muhalefet
Sosyalist Partisi lideri Sergey Stanişev, 'görülüyor ki, iktidarda bir
gerginlik var' diyerek, bu gergünliğin sebeplerinin açık olmadığını
çünkü herşeyin perde arkasında yapıldığını savundu. Stanişev,
istifaların çoğalması kendisini şaşırtmayacağını vurguladı.
Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi milletvekili Çetin Kazak devletin
çöktüğünü ve genel olarak hükümetin başarısız olduğunu vurguladı.
Partinin Genel Başkan Yardımcısı Lütvi Mestan ise kaninedeki personel
değiştirmenin ülkenin önündeki çok sayıda problemin çözümüne katkı
sağlamayacağını söyledi.

Nahit DOĞU / SOFYA
Mart 16, 2012 | 0 yorum |

Bornova'dan Koşukavak'a kardeşlik köprüsü

15 Mart 2012 Perşembe |

Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, Bulgaristan
Koşukavak (Krumovgrad) Belediye Başkanı Sebihan Kerim Mehmed ile
kardeş kent protokolü imzaladı. Koşukavak Belediye Meclis Başkanı
Metin Bayramali ve meclis üyelerinden oluşan bir heyetle birlikte
Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır'ı ziyaret eden
Koşukavak Belediye Başkanı Sebihan Kerim Mehmed, Bornova'yla kardeş
kent olmaktan gurur duyduklarını söyledi. Karşılıklı ilişkilerin
imzalanan anlaşmayla gelişeceğine inandığını söyleyen Koşukavak
Belediye Başkanı Sebihan Kerim Mehmed, "Bu anlaşmanın sosyal ve
kültürel ilişkilerimizde olduğu kadar ekonomik olarak da Koşukavak'a
yararlar getireceğine inanıyorum. Bornova ile Kardeş kent olmaktan
büyük bir mutluluk duyuyorum" dedi.
Bornova'da çok sayıda göçmen vatandaşın yaşadığını belirten Başkan
Sındır, da "İlçemizde Koşukavaklı olan pek çok yurttaşımız da
bulunuyor. İki ilçe arasında zaten bir kültür birliği var. Hatta
Bornova'da bir Koşukavak mahallesi bile bulunuyor. İlçelerimizin
arasında bu anlamda zaten kardeşlik bağları var. Biz zaten varolan bu
ilişkiyi resmiyete döktük" diye konuştu.
Bornova ve Koşukavak arasında kardeş kent anlaşmasının imzalanmasının
ardından Balkon Göçmenleri Kültür ve Dayanışma Derneği (Bal-Göç)
tarafından Anemon Ege Sağlık Oteli'nde dostluk yemeği düzenledi.
Geceye, Bornova Belediye Başkanı Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır,
Koşukavak Belediye Başkanı Sebihan Kerim Mehmed, Bal-Göç Genel Başkanı
Hamdi Kanlıoğlu, Bal-Göç eski Genel Başkanı Süleyman Pehlivanoğlu,
Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği İzmir Şubesi Başkanı Aydın
Özcan ve CHP İzmir eski Milletvekili Yılmaz Kaya da katıldı.
Mart 15, 2012 | 1 yorum |

Sofya'da Türk, İstanbul'da Bulgar Kültür Merkezleri Açılacak

Bulgaristan hükümeti İstanbul'da Bulgar, Sofya'da da Türk kültür
merkezlerinin açılmasını öngören bir anlaşma tasarısını onayladı.

Merkezlerin açılmasına ilişkin anlaşmanın, Başbakan Boyko Borisov'un
20 Mart'ta Türkiye'ye yapacağı ziyaret sırasında imzalanması
bekleniyor.

Türkiye ve Bulgaristan mevzuatlarına göre, devlet kültür enstitüleri
statüsünde açılacak kültür merkezlerinin ihtiyaçlarını karşılamak için
gerekli taşınmaz mal ve bütçelerin durumu, anlaşma ekinde imzalanacak
bir protokol ile belirlenecek.

Hükümet basın merkezi, bakanlar kurulunun, Türkiye ile Bulgaristan'da
kültürel mirasların karşılıklı korunmasına ilişkin 5 yıllık bir
çalışma programını da kabul ettiğini bildirdi.

İki ülkenin topraklarında bulunan tarihi, kültürel eser ve menkullerin
restorasyon ve onarımını öngören program kapsamında, Bulgar
uzmanlardan oluşan bir heyet Edirne, İstanbul, Kırklareli, Vize ve
Tekirdağ'da kültürel eserler üzerinde araştırma yapacak.
AA

Mart 15, 2012 | 0 yorum |

Ajans BG, Bal-Göç'ün şubesini bilene ödül veriyor

14 Mart 2012 Çarşamba |

AJANS BG, Bal-Göç Derneğinin fotoğrafta gördüğünüz 'DANAYIŞMA BAŞKANLIĞI'nın Türkiye'de hangi şehirde olduğunu bilene ödül veriyor.
Mart 14, 2012 | 6 yorum |

1991 yılından sonra göçenlerin sosyal hakları talep ediliyor

Bulgaristan Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği ile Bulgaristan Türkleri
Evlad-ı Fatihan Platformu yaptıkları ortak açıklamada, Bulgaristan'dan
sosyal sigorta primlerinin aktarılması ve emeklilik ile ilgili
hakların 1991 yılından sonra Türkiye'ye göç edenleri de kapsaması
gerektiği belirtiliyor. 'Bulgaristan'dan Türkiye'ye göç eden
soydaşlarımızın sosyal hakları ile ilgili Türkiye Cumhuriyeti
Hükümetlerimizce ciddi adımlar atılmış olmakla birlikte yeterli bir
sonuca ulaşılamamıştır', denilen yazılı açıklamada, Bulgaristan'dan
Türkiye'ye sosyal sigorta primlerinin aktarılması ve emeklilik ile
ilgili konularda tanınan haklar 1991 yılına kadar Türkiye'ye göç eden
ve Türkiye Cumhuriyeti Vatandaşı olan soydaşları kapsadığı
hatırlatılıyor. İki derneğin açıklamasında, 'bu nedenle de sözkonusu
kanundan az sayıda soydaşın yararlanabildiği, hâlbuki 1991 yılından
sonra Türkiye'ye yerleşen ve Türkiye Cumhuriyeti tabiiyetine geçen
300.000 civarında soydaşın bulunduğu kaydediliyor. Bulgaristan
Türkleri Kültür ve Hizmet Derneği Genel Başkanı Rafet Ulutürk ile
Bulgaristan Türkleri Evlad-ı Fatihan Platformu Genel Başkanı Prof. Dr.
Pelin Gündeş Baki'nin imzasını taşıyan açıklamada ayrıca, 'Sözkonusu
kanunun Türkiye'ye gelmiş, hatta yeni vatandaş olacak olanları da
kapsamasını, yani tüm çifte vatandaşları kapsayacak şekilde yeniden
düzenlenmesi için kampanya başlatılmıştır', deniliyor.

AJANS BG

Mart 14, 2012 | 10 yorum |

Bulgaristan Hükümeti, Türkiye İle Ekonomik İşbirliği Anlaşma Tasarısını Onayladı

13 Mart 2012 Salı |

Bulgaristan hükümeti Türkiye ile ekonomik işbirliği anlaşma tasarısını
bugünkü bakanlar kurulu toplantısında onayladı.

Hükümet basın merkezinden yapılan açıklamada, anlaşma tasarısının
Başbakan Boyko Borisov'un bazı bakanlar ile birlikte 20 Mart'ta
Türkiye'ye yapacağı ziyaret öncesi onaylandığına dikkat çekilerek,
"Anlaşma iki ülke arasında karşılıklı çıkar temelinde ticari,
ekonomik, teknik ve teknolojik işbirliğini daha da geliştirecektir"
denildi.

İşbirliği anlaşması ekonomi ve ticari bilgi mübadelesi, yatırımların
kolaylaştırılması ve ikili ekonomik işbirliği alanındaki küçük ve orta
ölçekli şirketlerin rolünün artırılması için gerekli hukuksal
çerçevesinin hazırlanmasını öngörüyor.

Açıklamada Bulgaristan'ın Türkiye ile ticari ve ekonomik ilişkilerinin
"geleneksel anlamda iyi olduğu" belirtilerek, "Türkiye, Bulgaristan'ın
özellikle Avrupa Birliği'ne (AB) katılmasından sonra (2007) ülkenin
başlıca iş ortakları arasında yer aldı" ifadelerine yer verildi.

Türkiye, 1996-2010 döneminde 432,4 milyon avro değerindeki toplam
yatırımları ile Bulgaristan'da en fazla doğrudan yatırım yapan ülkeler
arasında 19'uncu sırada yer alıyor.

AA

Mart 13, 2012 | 0 yorum |

Muharem Muharem: Doğan'ın Kırcaali teşkilatını görevden alma kararı ani verilmedi

Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisinin Kırcaali ilçe teşkilatının yönetimi, parti merkezinden gelen bir faks mesajıyla görevden alındı. Parti Merkez Yürütme Kurulu, görevden alınan ilçe teşkilatının yerine Muharem Muharem başkanlığında bir geçici yönetim tayin ettti. Muharem alınan kararın ani olmadığını belirterek, uzun incelemeden sonra böyle bir adımın atıldığını kaydetti.. İZLEYİN



AJANS BG
Mart 13, 2012 | 1 yorum |

Edirne Başkonsolosu Popov: "Vize Konusunda İyileştirmeler Yapıldı"

Bulgaristan'ın Edirne Başkonsolosu Lubomir Popov, vizeler konusunda
iyileştirmeler yapıldığını söyledi.

Popov, Kırklareli Belediye Başkanı Cavit Çağlayan'ı ziyaretinde
yaptığı konuşmada, vize konusunda yakın tarihte düzenlemeler
yapıldığını anımsattı.

Schengen vizesi olan Türk vatandaşlarının Bulgaristan'a rahatlıkla
gidip gelebildiğini hatırlatan başkonsolos Popov, şunları kaydetti:

"Bulgaristan hükümetinin yaptığı düzenleme ile 1 Şubat 2012'den
geçerli olmak üzere Schengen vizesi olan Türk vatandaşları
Bulgaristan'a rahatlıkla gitmeye başladı. İşadamlarımız, kültür
sanatla uğraşanlar kolaylıkla Schengen vizesi alabiliyorlar. 2
Mart'tan itibaren yeşil pasaportlular rahatlıkla Bulgaristan'a
geçebiliyor. Yeşil pasaportlulara kolaylık sağlandı. Tek sorun kırmızı
pasaportlular. Bulgaristan hükümeti bu konuda proje üretti. Bundan
sonra merkezi İstanbul'da olan ve bazı illerde şubeleri kurulacak olan
firma aracılığı ile vize alınabilecek. Firma ay sonuna kadar hizmet
vermeye başlayacak."

İlerideki günlerde Türkiye ve Bulgaristan bakanları arasında Ankara'da
bir toplantı yapılacağını ifade eden Popov, "Bu toplantıda iki ülke
arasındaki bir çok konu ele alınacak. Tüm sorunlar çözülmese de biz
umuyoruz ki bu toplantıdan sonra komşuluk ilişkileri çok daha ileriye
gidecek. Buradaki toplantıda Türkiye'deki vatandaşların,
Bulgaristan'da çok akrabaları var. Bunlar akrabalarını ziyaret etmek
istiyor. Bulgaristan'dakiler de Türkiye'deki yakınlarını ziyaret etmek
istiyor. Bu konuda da görüşmeler olacak. Bu görüşmelerden sonra her
iki ülke arasında yatırımlar yapılacak" diye konuştu.

Popov, Kırklareli'de Bulgaristan'daki işadamları için bir temsilcilik
bürosunun açılmasını da talep etti.

Bulgaristan Trakya Birlik Derneği Başkanı Krasimir Premyanov da dernek
faaliyetleri ve bundan sonra yapmak istedikleri konular hakkında bilgi
verdi. Türkiye'deki Bulgaristan'a ait tarihi eserlerin çok iyi
korunduğunu hatırlatan Premyanov da uygun görüldüğü takdirde
Kırklareli'de bir kilisenin açılmasını ve bu kilisenin gelecekte
turizme katkısı olacağını kaydetti.

Daha sonra Çağlayan, Popov'a çeşitli armağanlar verdi.

AA

Mart 13, 2012 | 0 yorum |

AİHM, Türk balıkçılar için Bulgaristan'dan savunma istedi

12 Mart 2012 Pazartesi |

Bulgaristan Sahil Güvenlik görevlilerinin 2008'de İğneada açıklarında
öldürdüğü Türk balıkçı Yalçın Ercan'ın ailesi tarafından bu ülkele
karşı AİHM'de açılan davanın görülmesine başlandı. Davayı esastan
görmeye başlayan AİHM, Bulgar hükümetinden savunma istedi.

Toplam 9 kişilik davacı aile, Yalçın Ercan'ın Bulgar yetkililer
tarafından öldürülme koşullarının Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin
(AİHS) yaşama hakkıyla ilgili 2'inci maddesine aykırı olduğunu
savunuyor. Ntvmsnbc'den Kayhan Karaca'nın aktardığına göre davacılar,
Ercan'ın öldürülmesi sonrası Bulgar yetkililer tarafından yürütülen
soruşturmanın AİHS'nin adil yargılanmayla ilgili 6'ıncı maddesini
ihlal ettiği tezini de işliyor.

Yalçın Ercan, kardeşleri Engin ve Zayin Ercan'la birlikte "Ömer
Resi-2" adlı tekneyle Bulgaristan-Türkiye sınırındaki Mutlu (Rezevo)
deresinin Karadeniz'e döküldüğü bölgede "kaçak avlandıkları" ve Bulgar
karasularını "ihlal" ettikleri gerekçesiyle Bulgar sahil güvenlik
polisi tarafından 17 Nisan 2008 tarihinde sabah saat 6.30'da
durdurulmuş, teknedeki Türk balıkçıları gözaltına almak isteyen Bulgar
polis ekibinden Mihail Tsonkov Yalçın Ercan'ı vurarak öldürmüştü.

BULGAR MAHKEMESİ KAZA DEMİŞTİ
Konu hakkında Bulgar mahkemeleri önünde Tsonkov'a karşı açılan davada
olay "kaza" olarak tanımlanmış ve dosya Tsonkov'un beraatiyle
sonuçlanmıştı. Bulgar mahkemeleri "Türk balıkçıların polise
saldırdığını, bir polisin silahının yere düşüp tetiğinin ağlara
takılarak kendi kendine ateş aldığını ve kurşunların bir Türk
balıkçıya isabet ettiğini" gerekçe göstermişti. Yalçın Ercan'a, biri
kafası üçü vücüduna olmak üzere dört kurşun isabet etmişti. Davacı
aile Yalçın Ercan'ın kendini korumaya çalışırken "bilinçli" biçimde
Bulgar polisi tarafından vurulduğunu, kardeşlerinin ise sert şekilde
dövüldüğünü söylüyor.

Olay Bulgaristan'ın Burgaz kentindeki aşırı milliyetçilere siyasi
malzeme olmuş, bölge siyasileri Türk balıkçıyı öldüren Bulgar polisine
destek kampanyaları başlatmıştı. Olay Ankara ile Sofya arasında
diplomatik krizie de neden olmuş, Türk Dışişleri Bulgaristan'a sözlü
nota vermişti. Dışişleri'nin notasında "Türk balıkçıların Bulgar
karasularında avlanmalarının yanlış olduğu, ancak önlemin silah
olmadığı" vurgulanmıştı.

Mart 12, 2012 | 0 yorum |

Erken genel seçimler yeni bir Yunanistan'ın inşa edilmesi için bir fırsat olabilir mi?

Sevgili Batı Trakya Türkleri,

Ülkemiz Yunanistan, Avrupa Birliği, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve
Avrupa Merkez Bankası'nın taleplerini kabul ederek Parlamento'da
ikinci mali yardım paketi anlaşmasını onayladı. Tasarruf önlemlerinin
uygulanması konusunda yaşanan tartışmalar kimi siyasilerin
partilerinden ihraç edilmesine veya partilerinden ayrılmalarına sabep
oldu. Ancak ne olursa olsun Yunan Hükümeti, ikinci mali yardımın
yapılması için söz verdiği tasarruf önlemlerini uygulamaya başladı.

"Acı reçete" olarak nitelendirilen tasarruf önlemlerinin uygulanması
karşısında halkın büyük bir bölümü tepkisini dile getiriyor. Ekonomik
krizin ve kriz sonrasında uygulanan tasarruf önlemlerinin halk
üzerinde yarattığı baskı neticesinde diğer Avrupa ülkelerine göç
başladı. Batı Trakya Türk Azınlığı'ndan da Almanya'ya göç edenler
oldu. Geçtiğimiz aylarda yaklaşık elli kişi Feuchtwangen'e göç etti.
Bu kişilerin göç hikayesi bir Alman gazetesinin sayfalarına taşındı.
Ülkede kalanlar ise yaşamlarına yön vermeye çalışıyorlar. İnsanlar
takas yolu ile alışveriş dahi yaparak hayatlarını devam ettirmeye
çabalıyorlar.

Ülke olarak uçurumun kıyısına geldiğimizi nihayet anlamış gibi
görünüyoruz. Öncelikle siyasiler olmak üzere bürokrasi, sendikalar,
işçiler ve tüm emekliler uçurumun kıyısında yaşamın nasıl olduğunu
doğrudan hissettiler. Tüm halk, krizin etkilerini artık derinden
hissediyor. Peki ülkenin içinde bulunduğu kötü ekonomik durumun
farkına niçin iki yıl önce varılmadı? Bu yolda epeyce zaman ve para
kaybedildi, ne yazık ki.

Şimdi ülkemizin yeniden inşa edilmesi için tek başına dışarıdan, yani
Avrupa Birliği'nin yardımı yetmeyecek. Halkın da bu yeniden inşa
sürecinde üzerine düşeni yapması lazım. Halkın tüm unsurları ele ele
verip birlikte ülkemiz için güvenli bir gelecek inşa etmeli. Bunun
için halk, ülkesinin geleceğinde söz sahibi kılınmalı. Böylesi bir
iradeyi ülkemizin komşusu anavatan Türkiye, anayasada değişiklik
yapılması konusunda gösterdi, halkın düşüncesine başvurdu. Şimdi
Yunanistan'da da yeni bir geleceğin inşa edilebilmesi için halkın
yönetime olan güveni tazelenmeli. Bunun yolu da seçime gitmek... Basına
yansıyana göre geçici hükümetin Başbakanı Lukas Papadimos, göreve
geldiği ilk günden bu yana tek kuruş dahi almamış. Ülkenin içinde
bulunduğu durum göz önünde bulundurulduğunda bu takdire değer bir
davranış... Papadimos'un siyasete atılacağı söyleniyor. Ülkemizin
Papadimos gibi sorumluluk sahibi insanlara ihtiyacı var. Erken genel
seçimlerin öncesinde yeni partiler kuruluyor. Kamuoyu araştırmaları
ise çok partili bir meclis olacağını ve bir koalisyon hükümeti
kurulacağını söylüyor. Umarım tüm partiler, bu ülkenin bir parçası
olan ancak farklı kültüre, dine veya dile sahip olan kişilere
göstermelik değil gerçek anlamda listelerinde yer verirler. Seçim
sonrasında ise partiler, ülkenin yeniden kurulduğu bu dönemde farklı
kültüre, dine veya dile sahip bu kişilere üst düzey görevler dahil
önemli görevler verirler. Umarım, böylesi kritik bir dönemde yapılacak
erken genel seçimler yeni bir Yunanistan'ın inşa edilmesi için bir
fırsat olur! Umarım yeni bir Yunanistan'ı hep birlikte yaratırız!

Selam ve saygılarımla.

Halit Habipoğlu

ABTTF Başkanı

Mart 12, 2012 | 0 yorum |

Krumovgrad Belediye binasında yangın çıktı

11 Mart 2012 Pazar |

Bugün oğlen saatlerinde Krumovgrad Belediye binasında yangın çıktı.
Kısa sürede kontrol altına alınan yangın can kaybına yol açmadı.
Krumovgrad Belediye Başkanı Sebihan Mehmed, yangının binanın üçüncü
katında meydana geldiğini bildirdi.
Yangının çıkma sebepleri araştırılıyor.


Mart 11, 2012 | 1 yorum |

BASKI DÖNEMİNDE YAŞANAN AŞK HİKAYESİNİ ROMANLAŞTIRDI

Yazar Bedreddin Mehmet son romanı ‘Elmaz’da 1984 yılında ülkedeki Türklere karşı başlatılan asimilasyon kampanyası sırasında yaşanan gerçek bir aşk hikayesini yansıttı. Şimdiye kadar 5 bin adet satan ve baskı döneminde yaşanan bir aşk hikayesini konu edinen Bedreddin Mehmet’in eseri Bulgarca. Ancak yazarın hayali kitabının Türkçeye çevrilmesi. Türklere karşı uygulanan baskıları anlatan edebi eserlerin yokluğundan yakınan Mehmet, bu konuda ilgili kurum ve kuruluşların üzerine düşen vazifeleri yerine getirmediğini kaydetti. Yazar, Bulgaristan temsilcimiz Nahit Doğu’ya son romanı ‘Elmaz’ın hikayesini anlattı.




TEK RUMELI TV
Mart 11, 2012 | 3 yorum |

Kırcaali’de Türkçe Eğitim

10 Mart 2012 Cumartesi |

Bulgaristan’da Türkçe eğitimin seçmeli ders olarak yasa ile kabul edilmiş olsa da, bu konuda çeşitli zorluklar çıkartılmaktadır. Yasada çeşitli boşluklar bırakılarak Türk çocuklarının Türkçe ders görmemeleri için her türlü engel çıkartılmaktadır. Örneğin Bulgaristan’da 1992 yılından beri Türkçe ders kitabı basılmamaktadır. Bulgar asıllı eğitimciler ise,- özellikle okul müdürleri - Türkçe eğitim gören çocukların daha sonra entegrasyon sorunu ile karşılaşacaklarını belirterek Türkçe eğitimi için çeşitli zorluklar çıkartmaktadırlar.

Kırcaali bölgesinde 2010 yılında eğitim gören 12000’i Türk kökenli çocuktan sadece 3738’inin Türkçe eğitim gördüğü belirtilmiştir…

Türklerin yoğun olarak yaşadığı Salifler bölgesinde bulunan 1500 öğrencili Kırcaali’nin en büyük İlköğretim okulunda, 700’ den fazla Türk kökenli çocuk Türkçe eğitim görememektedir…

Kırcaali civarındaki 2000 – 3000 nüfuslu sadece Türk kökenlilerden oluşan Sağırlar köyünde Türkçe eğitim verilmemektedir…
Kırcaali bölgesindeki Türkçe Anadili eğitimi konusuna tarafsız olmamak elde değil. Fakat olaya, objektif olmak açısından bakarak ve Türkçe eğitim gören çocuk sayısını yüksek tutarak belirteyim ki, Türk kökenli çocukların üçte ikisi Anadil eğitimi görmüyor.

2010 yılında Kırcaali “Ömer Lütfü Kültür Derneği” tarafından düzenlenen “Anadilim Türkçe” kompozisyon yarışmasına katılan çocuklar, o yetişkin “büyüklerin” küçücük dünyalarına hapsolmak istemediklerini, o temiz ve masum duygularla sanki “büyüklere” ders vermek istiyorlar!

İşte “Anadilim Türkçe” kompozisyon yarışmasında dereceye giren çocukların yazılarından bazı alıntılar:

Çamdere’den 3. sınıf öğrencisi Sabri şöyle yazmış:

“…Anne kelimesi ne kadar sıcaksa, Anadil kelimesi de o kadar sıcak geliyor bana. Ben annemi ne kadar seviyorsam Anadilim Türkçemi de o kadar seviyorum…”

Kırcaali’den 2. sınıf öğrencisi Cem ise duygularını şöyle ifade etmiş:

“…Ben en çok Anadilimi severim… Bazı insanlar kendi Anadiline zarar vermek istiyor. Bence bu çok kötü bir şey…”

Karagözler’den 4. sınıf öğrencisi Sinem’in ise sanki biraz çocukça sitemi var:

“…Türkçe dersini çok seviyorum, ama (ders) kitaplarımız çok eski ve hepimize yetmiyor. Kitaplar on beş yaşında olduğu için hepsi yırtık ve karalanık(karalanmış). Birkaç eski dilbilgisi ve birkaç okuma kitabımız var…”

Tosçalı’dan 3. sınıf öğrencisi Ceyda’nın kaleminden:

“…Anadilim Türkçeyi çok seviyorum. O bizim dilimiz, her şeyimiz. Sonsuza kadar da öyle kalacak…”

Köprülü’den 6. sınıf öğrencisi Mervan’ın duygularının bir kısmı da şöyle:

“ Anadilimiz, Türkçemiz ne zorluklarla gelmiş bu günlere… Yıllar önce bu güzel dilimizi elimizden almak için çok çabalamışlar. Çok canlara kıyılmış, çok gözyaşları dökülmüş ve çok insanlar göçüp gitmişler başka ülkelere…”

Alibeyköy’den 6. sınıf öğrencisi Fatma şunları yazmış:

“…Anadilim seni en iyi şekilde öğrenmeyi, en güzel şekilde konuşmayı ve güzel yazmayı öğrenmeye gayret ediyorum…”

Salmanlı’dan yine 6. sınıf öğrencisi Melek’in yazısı da çok anlamlı ve sanki nasihat veriyor:
“…Küçük büyük herkes dilini öğrenmeli ve bilmeli. Bu çok önemlidir çünkü dilini kültürünü bilmeyen insan köksüz bir ağaç gibidir. Köksüz ağaçları ise seller, rüzgârlar çok çabuk yok eder…”

Işıklar’dan 8. sınıf öğrencisi Rabiye’ den de öğreneceklerimiz var:

“… Benim annemin ninni söylediği, ninemin masal anlattığı, babamın öğütler verdiği dil Türkçedir… Bulgarca ülkemiz resmi dilidir. Resmi daireler ve hastanede, sokakta ve işyerlerinde kendimizi doğru anlatabilmemiz için çok çabalamalıyız, Anadilimizle birlikte Bulgarcayı da öğrenebiliriz… Bunun yanı sıra Anadilimiz hiçbir zaman ikinci plana geçmemeli, çünkü bu dil bize atalarımızın emanetidir…”

Koşukavak civarından 8. sınıf öğrencisi Semiha’nın da ilginç uyarıları var:

“…Kimse akrabalarını ve vatanını seçemiyor. Bence Anadil de bunlardan. Ben Türküm ve Anadilim de Türkçedir. Anadilimize sahip çıkalım…”

Çakırlar’dan 8. sınıf öğrencisi Embiye’ nin yazısından da birkaç cümle:

“…Anadilimiz bizim gururumuz. Onunla ne kadar gurur duysak az. Bana göre her Türk, kendi Anadili olan Türkçeyle gurur duymalı. O bizim aynamız. Ona baktığımız zaman kendimizin en gerçek yankısını buluyoruz…”

İridere’den Lise çağındaki Gündoğan’ı ilk gördüğümde, “Senin adına gönderilen yazıyı sen mi yazdın?” diye sordum, o da “ Ben yazdım abi” dedi ve bize de başka söz düşmez… İşte Gündoğan’ın yazısından bazı özetler:

“…Anadilimiz Türkçe gülmüyor artık. Umarım, ‘hiç dil güler mi?’, ‘olacak şey değil!’ demiyorsunuzdur. Nasıl bir çiçeğin açması o çiçeğin gülümsemesi ise, bir ağcın meyve vermesi o ağacın gülümsemesi ise, bir dilin gülümsemesi de o dilin mensuplarının kendi dillerini çok iyi bilmeleri, muhafaza etmeleri ve geliştirmeleridir, yani o dilde entelektüel üretimi arttırmalarıdır…
…Konfütçyüs; ‘ bir milleti yok etmek istiyorsanız işe önce dili ile başlayın’ der. Biz Bulgaristan Türkleri olarak, varlık sebeplerimiz olan annelerimizin dili olan Türkçemizin önemini, bu dilin bu ülkede konuşabilmesi için ne bedeller ödendiğinin ne kadar bilincindeyiz? Dahası bu günlerde Anadili Türkçe olan gençlerimizin yüzde kaçı gereği gibi Türkçe yazıp okuyabiliyor?...”

Görüldüğü gibi Türkçe Anadili eğitiminde yaratılan her türlü kısıtlamalara rağmen, çocukların yazdıklarına bakılırsa, çocukların herhangi bir entegrasyon sorunu olmadığı apaçık ortada…
Ancak Bulgaristan’da bazı “büyüklerin” kendi küçücük dünyalarına hapsoldukları ve dünya entegrasyonundan bihaber oldukları da apaçık ortada…

Durmuş Arda
Mart 10, 2012 | 0 yorum |

GEÇMİŞTEN GELECEĞE ESEN RÜZGARLAR

Nurten Remzi

Rüzgarlar bazan geçmiş tarihten, esinler bazen Atalarımızdan eser.
Masallar anlatır, destanlar heyecanlandırır, efsaneler yüceltir,
anılar getirir ve resimler, yazar, çizer...
Coşkular, çabalar, kokular, gökkuşağı renkleriyle zenginlik getirir,
gurur yapar, serefli makamlar yaratır. Hatta insan ve insanlık
serüvenlerinizin soru
ve sorunlarına yanıtlar verir veya üretir. Ufuktaki oluşan kaosumuzu
ve büyük umut karmaşamızı aydınlatır, geçmişten geleceğe uzanan sağlam
köprü yaratır, hatta ayaklarımızın daha sağlam basmasını, daha güçlü
olmamızı, daha çok değer taşıyan insan olmamızı sağlar ve soru
işaretleri dolu gizemleri çözer.
Geçmişten bu günümüze esen rüzgarlar bazen tüküsüyle, destanıyla,
sanatıyla esin gibi ruhumuzu okşayan, bazen çarpan ve can acıtandır.
O, geçmişten esen rüzgarlar tarihimizin, kültürümüzün,
özelliklerimizin, dinimizin, Anadilimizin, geleneklerimizin bütün
boyutlarından izler taşıyandır. Geçmişteki yüzyıllar boyunca süren var
oluşumuzun sadece bir tanığı olarak değil, aynı anda bu günkü
yapacaklarımızın bir başlangıç inisiyatifidir, anılarımızın
birikimiyle bir birlik ve beraberliğin kuruluşudur, çük değerli ve çok
güzel, ama aynı anda çok zor ve çok yıpratıcı ilk adımlarımızın bir
olgunlaşma bireyidir ve gelecekteki yaşantımızın bir olağanüstü
gücüdür.
Geçmişten geleceğe esen kuvvetli, bazen can acıtırcasına çarpan, ama
önemli rüzgarlardan kaçmayalım! Onlardan korkmayalım, gizlenmeyelim!
Değerini bilelim ve kaçırmayalım! Çünkü onların devamı var. İnsanı,
başka yaratıklardan ayıran özelliği var. Bizi, insan yapan esinleri
var. O esinlerin derin duygusu ve zarif duygusallığı var. Güzel
yaşantımızın kokusu var. Bilgi, tecrübe, entellik ve pozitiv enerji
birikiminden gücümüzün, dost sohbetlerimizin, huzurlu günlerimizin ve
aydın geleceğimizin sadece umudu, beklentisi değil, aslı ve gerçeği de
var.
Rüzgarlar, geçmişten geleceğe dinmez, bitmez. Rüzgarlar, geçmişten
geleceğe eser!

Mart 10, 2012 | 0 yorum |

Gotse Delçev yakınlarında öldürülen Тürk vatandaşının katilleri yakalandı

9 Mart 2012 Cuma |

Orhan Ceylan adlı Türk vatandaşı iş adamının katilleri yakalandı. Dün
öğle saatlerinde Gotse Delçev'e bağlı Borovo Köyü yakınlarında
vücudunun çeşitli yerlerinden bıçaklanmış halde ölü bulunan 60
yaşındaki Ceylan'ın katilleri polisin 3 ilde gerçekleştirdiği
operasyon sonucu yakalandı.

SOYGUN PLANI CİNAYETLE BİTTİ
Kaçak sigara pazarlığı için Gotse Delçev'in Borovo Köyü yakınlarına
götürülen Ceylan, 4 kişinin hazırladığı soygun planı sonucunda
öldürüldü. 20 yaşındaki S.S. ile 24 yaşındaki K.G. tarafından kaçak
sigara pazarlığı yapan A.P. (29) ile tanıştırma bahanesiyle Borovo
yakınlarına götürülen Ceylan, yapılan soygun planı sonucu öldürüldü.
Cep telefonlarını, kimliklerini ve 4 bin levayı Ceylan'ın üzerinden
alarak kaçan 4 kişilik grup daha sonra yapılan operasyon sonucunda
yakalandı.

BOROVO YAKINLARINDA ÖLÜ BULUNDU
Bulgaristan'da sürekli oturma iznine sahip olduğu bildirilen Türk iş
adamı Orhan Ceylan'ın naaşı dün öğle saatlerinde Gotse Delçev'e bağlı
Borovo Köyü yakınlarındaki Svinarnika denilen yerde vatandaşlar
tarafından bulunmuştu. Polise haber verilmesi üzrene olay yerine gelen
cinayet masası ekipleri, Ceylan'ın kendisine ait Reno marka minibüsün
yanında yerde vücudundaki çok sayıda bıçak yarasından hayatını
kaybettiğini tespit etmişti.

SİGARA KAÇAKÇILIĞI
Meyve ve sebze ticareti yaptığı bildirilen Ceylan'ın aynı zamanda da
kaçak sigara işiyle uraştığı bildirildi. Sofya'da bir, Filibe'de üç ve
Asenobgrad'ta da bir şirketi bulunan Ceylan'ın sözkonusu şirketleri
sigara kaçakçılığı için paravan olarak kullandığı bildirildi. Türkiye
ve Yunanistan'dan Bulgaristan'a kaçak sigara getirdiği kaydedilen
Ceylan'a ait minibüste kaçak sigaraları taşadığı özel bölmelerin
oluşturulduğu belirtildi.

Mart 09, 2012 | 0 yorum |

Biser Köyünde sular çekildi Osmanlı eseri ortaya çıktı

6 Mart 2012 Salı |

Geçtiğimiz ay Harmanli bölgesindeki İvanovo Barajının duvarı çatlaması nedeniyle sular altında kalan Biser Köyünde sular çekilince Osmanlı döneminden kalma tarihi sütun ortaya çıktı.

8 kişinin su baskınlarında hayatını kaybettiği Biser Köyünde yaşayan Mitra Georgieva’nın domuz ahırından suların çekilmesiyle ortaya çıkan Osmanlı döneminden kalma sekiz köşeli mermer kolon Bulgar arkeologlar tarafından incelemeye alındı.
Georgieva basına yaptığı açıklamada, zamanında kolonu dedesinin domuzların kaşınması için ahıra koyduğunu ancak onlarında bu taşın ne olduğunu bilmediklerini söyledi.
Köyden suların çekilmesiyle ortaya çıkan Osmanlı dönemine ait tarihi eserlerin yanı sıra Roma dönemine ait taş yazıtlar da gün işiğina çıktı. Arkeoglar, bölgede daha büyük kalıntıların olduğunu tahmin ettiklerini belirtti.

AJANS BG
Mart 06, 2012 | 1 yorum |

Topbaş, Bulgaristan Başbakanı Borisov'u ziyaret etti

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov'u ziyaret etti.
Çeşitli ziyaretlerde bulunmak için dün Sofya'ya gelen Topbaş'ı, Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov da kabul etti. Basına kapalı gerçekleşen görüşmeden kısa bir görüntü alınmasına izin verildi. Kadir Topbaş'ın İstanbul'da alt yapı ve ulaşım alanında yaptığı
çalışmalar ve Sofya Belediyesine hediye ettiği 2 kavşak projesi hakkında bilgi verdiği belirtildi.
Görüşmede ayrıca, kültür, ulaşım ve çevre alanında iş birliği yapılması konularının görüşüldüğü kaydedildi. Ziyarette Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi İsmail Aramaz ve Sofya Belediye Başkanı Yordanka Fandakova da hazır bulundu. AA
Mart 06, 2012 | 0 yorum |

Doç.Dr. Yüksel Özkan BGF Başkanı oldu

5 Mart 2012 Pazartesi |

Balkan Türkleri Göçmen ve Mülteci Dernekleri Federasyonu (BGF) Başkanlığı'na,
BAL-GÖÇ Genel Başkanı Doç.Dr. Yüksel Özkan seçildi.

BGF'nin 13.'üncü Olağan Genel Kurulu Ördekli Kültür Merkezi'nde
gerçekleşti. Ak Parti Bursa milletvekilleri Mustafa Öztürk, Tülin
Erkal Kara, İsmet Su, CHP milletvekilleri Sena Kaleli, Aykan Erdemir,
MHP İl Başkanı Tevfik Topçu, Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa
Dündar, Yıldırım Belediye Başkanı Özgen Keskin, Balkan Rumeli
Göçmenleri Konfederasyonu Genel Başkanı ve (BGF) Onursal Başkanı
Turhan Gençoğlu ve Yöresel Dernek Başkanları katıldı. Bursa, İzmir,
Kocaeli, İstanbul ve Yalova'da bulunan 5 Derneği tek çatı altında
toplayan ve 50 bin üyesi bulunan Balkan Göçmenleri Federasyonu 13.
Olağan Genel Kurulu'nda tek listeyle seçimlere giren Yüksel Özkan yeni
başkan oldu.

Genel kurulda konuşan Balkan Rumeli Göçmenleri Konfederasyonu Genel
Başkanı ve BGF Onursal Başkanı Turhan Gençoğlu, Konfederasyon olarak
36 ilde, 9 federasyon ve 146 dernekle örgütlenerek Türkiye nin
Balkanlar nezdinde en büyük sivil toplum örgütü olduklarını ve
beraberce birçok çalışmayı hayata geçirdiklerini ifade etti.
Gençoğlu, yaptığı konuşmada birçok sorunlarının çözüme
kavuşturulmasından dolayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan
Yardımcısı Bülent Arınç, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk
Çelik, Bakanlara ve Bursa milletvekillerimize camia adına teşekkür
etti.

Bursa milletvekili Mustafa Öztürk yaptığı konuşmada, hükümet olarak
Balkanlara büyük önem verdiklerini ve desteklerinin artarak devam
edeceğini söyledi.

18 Aralık 2011'de Bal-Göç Genel Başkanlığı'na da seçilen Yüksel Özkan,
yeni dönemde misyonda bir değişiklik yapmayacaklarını, vizyonu
değiştirmeyi amaçladıklarını söyledi. Yeni projelerle çıtayı
yükseltmeye çalışacaklarını belirten Özkan, "Herkesin sorunlara çözüm
noktasında görüşleri farklı. Bizler de daha bütünleştirici, daha
kapsamlı, tüm dernekleri içine alacak şekilde farklı projelerle ortaya
çıkacağız. Özellikle Bursa'da faaliyet gösteren yöre derneklerini de
içine alacak şekilde bir liste oluşturduk. Vizyon değişikliği,
misyonumuzdan sapmadan farklı projelere dönüşecek" diye konuştu.
Sorunlarda ağırlıklı Bulgaristan ve Balkan ülkeleri odaklı olacağını
da ifade eden Özkan, özellikle ana dilde eğitim konusunda yaşanan
soruna dikkat çekerek, mücadelelerini bu noktada yoğunlaştıracaklarını
söyledi.

Genel kurulun ardından Balkan Rumeli Göçmenleri Konfederasyonu Genel
Başkanı ve BGF Onursal Başkanı Turhan Gençoğlu tarafından
hizmetlerinden dolayı eski BGF Başkanı Emin Balkan'a plaket verildi.

Yüksel Özkan Başkanlığı'ndaki yeni yönetim şu isimlerden oluşuyor

Bayram Çolakoğlu, Lütfi Özgür, Süleyman Pehlivanoğlu, Olcay Özgür,
Nizamettin Yumurtacı, Adnan Metin, Fahriye Ersoy, Nedret Gülen,
Hüsamettin Çınar, Nedret Pelitçi, Halit Meriç, Ali Belgin, Süleyman
Şensoy, Hasan Öztürk

Mart 05, 2012 | 2 yorum |

BULGARİSTAN OSMANLI’DAN KURTULUŞUNU KUTLADI

3 Mart 2012 Cumartesi |

Peder Garena, Hasan Azis ve Kırcaali Müftüsü Beyhan Mehmet
Bulgaristan bugün Osmanlı egemenliğinden kurtuluşunun 134. yılını kutladı. Ülkenin çeşitli şehirlerinde bulunan Rus askeri anıtlarının önünde kutlama törenleri düzenlendi. Osmanlı-Rus Savaşı'nı sona erdiren 3 Mart 1878 Ayastefanos Anlaşması'nın imzalanmasının ve ülkenin Osmanlı egemenliğinden bağımsızlığını ilan etmesinin 134'üncü yılı nedeniyle düzenlenen törenler başkent Sofya'da Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev'in himayesinde başladı.
Aleksandar Nevski meydanında resmi kıtayı selamlayan Plevneliev, Meçhul Asker Anıtı'na çelenk koydu. Törene Başbakan Boyko Borisov, Parlamento Başkanı Tzetzka Tzaçeva, Sofya Belediye Başkanı Yordanka Fandıkova, bakanlar, milletvekilleri ve yabancı diplomatlar da katıldı.

KIRCAALİ’DE BELEDİYE BAŞKANI, MÜFTÜ VE PAPAZ GELENEKSEL 3 MART KAHVESİ İÇTİ

Ülkede 3 Mart Osmanlı’dan kurtuluş bayramı kutlanırken Türklerin en çok yaşadığı Kırcaali şehrinde Belediye Başkanı Hasan Azis, Bölge Müftüsü Beyhan Mehmed ve Peder Garena yapılan kutlama törenlerinin ardından geleneksel 3 Mart kahvesini birlikte içti. Azis ve dini cemaatlerin önderleri yaptıkları konuşmalarda hoşgörü mesajları verdi.

3 Mart Osmanlı egemenliğinden bağımsızlık kutlamaları parlamento önünde akşam saatlerinde düzenlenecek havai fişek gösterisi ile sona erecek.
Mart 03, 2012 | 10 yorum |