Popüler Yayınlar

Bu Blogda Ara

Blogger tarafından desteklenmektedir.

Peder Aleksandır Çakırık’tan Edirne Valisi Duruer’e Marteniçka

28 Şubat 2013 Perşembe |


Edirne Valisi Hasan Duruer, yarın Kıyık semtinde bulunan Sveti Georgi Bulgar Kilisesine giderek Papaz Aleksandır Çakırık’la görüşecek. Çakırık’ın, Vali Duruer’e baharın gelişini simgeleyen Marteniçka hediye edeceği bildirildi.
Duruer'in daha sonra da Bulgaristan'ın Edirne  Konsolosluğu yetkilileri ile birlikte Halk Eğitim Merkezindeki kutlamaya katılması bekleniyor.

AJANS BG
Şubat 28, 2013 | 1 yorum |

Kircaali ilindeki belediye başkanları Bölge Eğitim Müfettişinin görevden alınmasını istiyor


Kırcaali ilindeki yedi ilçenin belediye başkanları Eğitim Bakanı Stefan Vodeniçarov’a bir deklarasyon göndererek Kırcaali Bölge Eğitim Müfettişi Grozdan Kolev’in görevinden alınmasını istedi.

Belediye başkanları, protesto deklarasyonu olarak adlandırdıkları ve Eğitim Bakanı Vodeniöarov’a gönderdikleri mektupta, bölgede siyasi atamaların yapıldığını belirtiyor.
Başkanlar, particilik esasına göre, işten atılan müdürlerin tekrar işe alınmasını talep ederek, isteklerinin yerine getirilmemesi halinde Bölge Eğitim Müfettişliği önünde protestosu gösterisi düzenleyeceklerini kaydediyor.

Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisinden (HÖH) olan Kırcaali’nin yedi ilçesindeki belediye başkanları, HÖH’lü müdürlerin işten çıkarıldığını ve yerlerine de GERB partisine yakın müdürlerin atandığını savunuyor.

AJANS BG
Şubat 28, 2013 | 0 yorum |

HÖH: 'Plevneliev, Boyko Borisov ile birlikte hareket etmesin'

26 Şubat 2013 Salı |


Bulgaristan'da hükümetin istifasından sonra siyasi kriz giderek tırmanırken, üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu muhalefet Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH), Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev'e yönelik eleştirilerde bulundu.
HÖH lideri Lütvi Mestan, partinin merkez binasında düzenlediği basın toplantısında, "Cumhurbaşkanı Plevneliev istifa eden Başbakan Boyko Borisov ile birlikte ortak hareket etmesin" diye konuştu.
Borisov'un, dün Plevneliev'in verdiği hükümet kurma görevinden vazgeçtiğini anımsatan Mestan, ikili görüşmenin ardından Borisov'un, HÖH ile ana muhalefet Bulgaristan Sosyalist Partisi'nin, koalisyon içinde hükümet kurmalarını talep ettiğini söyledi.
Lütvi Mestan, "İstifa eden Başbakan Borisov kendi iktidarına muhalefet yaparak oyunlar oynayamaz. Cumhurbaşkanı Plevneliev ise Boriso'’un hazırladığı böyle bir senaryoya katılamaz" dedi.
Mestan, Cumhurbaşkanı Plevneliev'in mevcut parlamento kapsamında yeni hükümet kurdurma çabalarına karşı çıktı.
Mestan, parlamentoda temsil edilen siyasi güçlerin, geçen hafta cumhurbaşkanının yanında yapılan ortak toplantıda erken seçime gitmek üzere prensipte anlaştıklarını öne sürdü.
Mestan, anayasal prosedür gereği başlıca üç büyük siyasi partiye hükümet kurma görevi vermekle hükümlü olan cumhurbaşkanın karşısında tüm partilerin bu görevden vazgeçip, erken seçime gitmek istediklerini vurguladı.
-Borisov'un suçlamaları-
Bu arada kabinesinin istifa kararının parlamentoda 22 Şubat'ta onayından sonra Borisov'un HÖH onursal liderine karşı ortaya attığı suçlamalar ile ilgili yorum yapan Mestan, savcılığın konuya müdahale etmesini istedi.
Borisov, parlamento kürsüsünden yaptığı konuşmada, HÖH'nin Onursal Başkanı Ahmet Doğan'ın kendisini öldürtmek istediğini öne sürmüştü.
Mestan, Borisov'un iddialarını dayandırdığı konu ile ilgili tüm belgelerin medya yolu ile halka açıklamasını istedi. "Böyle bir iddia takipsiz, sonuçsuz olarak kamuoyu içinde dolaşmamalıdır. Kimseye toplumda gerginlik yaratmasına izin vermeyeceğiz" dedi.
Bu arada Sofya İl Savcılığı'nın, Borisov'un Ahmet Doğan'a yönelik iddialarına ilişkin soruşturma açılmasını talep ettiği bildirildi. Savcılık basın merkezinin açıklamasında, Devlet Milli Güvenlik Servisi'ne (DANS), iddialar ile ilgili suç duyurusunda bulunularak, soruşturma yapılmasının talep edildiği bildirildi.
AA
Şubat 26, 2013 | 0 yorum |

SON DAKİKA - Boyko Borisov, tedavi altına alındı...

İstifadaki Başbakan Boyko Borisov'un ciddi sağlık problemleri nedeniyle Lozenets Hastanesi'ne kaldırıldığı bildirildi. Borisov'un durumu hakkında hastane yetkilileri açıklama yapmaktan kaçınırken konulan teşhisin taşikardi olduğu belirtildi. 
TAŞİKARDİ NEDİR?
Kalbin atım sayısının artarak normal değerlerin üzerine çıkması haline taşikardi denir. Kalbin hızı bir dakika içindeki atım sayısıyla belirlenir. Bu hızın normal değerleri yaşa bağlı olarak değişir. Yeni doğan bir çocuk için bu değerler 100 ile 140; yetişkinlerdeki normal değerlerse 60 ile 100 arasındadır. Kalbin atım sayısının 60’ın altında olmasına bradikardi 100’ün üstünde atmasına ise taşikardi denir. 

AJANS BG
Şubat 26, 2013 | 4 yorum |

Milli Güvenlik Danışma Kurulu toplandı


Milli Güvenlik Danışma Kurulu’nun (KSNS) toplantısına Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev başkanlık ediyor. Toplantının gündeminde, ülkedeki son gelişmeler var. Kurulun ana konusu ‘Siyasi ve sosyal kriz nedeniyle ülkenin istikrarı ve güvenliği açısından riskler’ olduğu açıklandı.
GERB LİDERİ KATILMADI
Başbakanlıktan istifa eden GERB partisi lideri Boyko Borisov'un toplantıya katılmak için cumhurbaşkanı ikametgahına gelmedi.
ATAKA LİDERİ TOPLANTIYI TERKETTİ
Aşırı sağ Ataka partisi lideri Volen Siderov, başlamasından birkaç dakika sonra toplantıyı terketti. Siderov'un, Milli Güvenlik Danışma Kurulu’nun toplntısının televizyonda canlı yayınlanması ve günlerce protesto gösterisi yapan vatandaişların temsilcilerinin de bulunması yönünde teklifi kabul edilmemesi üzerine toplantıyı terkettiği bildirildi.

AJANS BG
Şubat 26, 2013 | 0 yorum |

Başmüftü Haci’den Patrik Neofit’e kutlama mesajı

25 Şubat 2013 Pazartesi |


Başmüftü Mustafa Haci, Bulgar Ortodoks kilisesi’nin ruhani liderliğne seçilmesi dolayısıyla Patrik Neofit’e bir kutlama mesajı gönderdi. 

Başmüftü Haci mesajında, şahsen ve ülkedeki Müslümanlar adına Patrik Neofit’e sağlık dileyerek, Başmüftülüğün Ortodoks Kilisesi ile olan mevcut iyi ilişkilerine değer verdiğini kaydetti.

AJANS BG
Şubat 25, 2013 | 1 yorum |

GERB, hükümeti kurma görevini kabul etmedi

Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliyev, ülkeyi seçime götürecek geçici hükümeti kurma görevini parlamentoda en büyük grubu bulunan Bulgaristan’ın Avrupa Gelişimi için Vatandaşlar partisi (GERB) lideri ve istifadaki Başbakan Boyko Borisov'a verdi. Borisov, görevi kabul etmeyerek görevi Cumhurbaşkanı'na iade etti.

Cumhurbaşkanı Plevneliyev, GERB’in hükümeti kurma görevini kabul etmemesi üzerine yaptığı açıklamada, ülkedeki mevcut siyasi durumun gergin olduğunu belirterek, siyasi krizin devam ettiğini ancak kurumların çalıştığını ve çalışmaya devam edeceğini kaydetti. Plevneliyev, çağrıda bulunarak devlet kurumlarınının çalışmaya devam etmesi için tüm vatandaşların katkıda bulunmasını da istedi.
 GERB lideri ve istifadaki Başbakan Boyko Borisov ise muhalefeti suçlayarak, yaşanan siyasi krizin önceden planlandığını iddia etti. Borisov, dört yıla yakın bir süre için azınlık hükümeti olarak siyasi sorumluluğu tek başlarına üzerlerinde taşıdıklarını söyledi. Borisov, Cumhurbaşknına seslenerek hükümeti kurma görevini BSP ve DPS partilerine vermesini istedi. Borisov, ‘Böylece onlar hükümeti kurarsa önümüzdeki seçimleri de onlar yapmak zorunda kalacaklar ve biz de seçimlere hile karıştırıyorlar suçlamasını bertaraf etmiş olacağız’ dedi.
Borisov, sevindirici tarafın protesto gösterilerinin barışçıl bir şekilde geçtiğini ve kan dökülmediğini söyledi.
ŞİMDİ NE OLACAK
GERB’in hükümeti kurma görevini kabul etmemesi üzerine sıra parlamentodaki ikinci en büyük gruba sahip Bulgaristan Sosyalist Partisine (BSP) gelecek. Plevneliyev Çarşamba günü görevi BSP lideri Sergey Stanişev’e verecek. BSP’nin de kabul etmemesi durumunda sıra üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partisine gelecek.

AJANS BG
Şubat 25, 2013 | 0 yorum |

Rusçuk'ta trafik kazası:19 yaralı...

Bu sabah saat 07.20 sularında Yüdelnik Rusçuk seferini yapan yolcu otobüsü Marten kasabası yakınlarında kaza yaptı. Kazada 19 yolcunun yaralandığı bildirildi. Yaralılar Rusçuk Hastanesi'nde tedavi altına alındı.


AJANS BG
Şubat 25, 2013 | 0 yorum |

Irkçılar yine sahnede

24 Şubat 2013 Pazar |

Bulgaristan'da 15 gündür yoksulluğa karşı süren halkın protesto yürüyüşlerinde ırkçılar da boy göstermeye başladı. Bugünkü gösterilerde ülkedeki Çingenelere ve Türklere karşı yazılar içeren pankartların taşındığı dikkat çekti. 

AJANS BG
Şubat 24, 2013 | 9 yorum |

Geçici Başbakan Zaharieva mı?

Bulgaristan’da hükümetin istifasıyla gelen siyasi kriz sürüyor. Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliyev, yarın parlamentoda en büyük gruba sahip Bulgaristan’ın Avrupa Gelişimi için Vatandaşlar (GERB) partisine hükümeti kurma görevini verecek. 

GERB’in kabul etmemesi veya kabul edip hükümeti kuramaması durumunda görev sırasıyla anamuhalefet Bulgaristan Sosyalist Partisi (BSP) ve ardından da üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partisine verilecek. Parlamentoda grubu bulunan partiler hükümeti kurma görevini üstlenmekten vazgeçeceklerini daha önce açıklamışlardı. Bu nedenle mevcut kanunlara göre, seçimlere kadar görev yapacak geçici kabineyi Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliyev kurması gerekiyor. Plevneliyev, yarın parti liderleriyle görüşmeye başlayacak ancak erken parlamento seçiminin önünü açacak yasal sürecin bir hafta sürmesi, bir hafta sonra da parlamentonun feshedilmesi ve erken seçim tarihinin açıklanması bekleniyor. 

ERKEN SEÇİM MAYIS ORTASINDA 
Cumhurbaşkanlığı’na yakın kaynaklar, seçim tarihini Mayıs ayının 12 veya 19’u olarak gösterirken, Başbakanlık koltuğuna ise Cumhurbaşkanı Plevneliyev’in Genel Sekreteri Ekaterina Zaharieva’nın getirileceğini savunuyor.

EKATERİNA ZAHARİEVA KİMDİR?
Ekaterina Zaharieva 8 Ağustos 1975 yılında doğdu. Pazarcık Bertolt Brecht Dil Lisesi'nde Almanca eğitimi gördü. Filibe Paisiy Hilendarski Üniversitesi'nde lisanüstü hukuk bölümü mezunu. 2001 yılından 2003'e kadar avukat olarak çalıştı. 2003 yılında hukuk danışmanı olarak atandı, 2009'den itibaren ise Çevre ve Sular Bakanlığı'nda Muvzuat, Devlet Mülkiyeti, Konut Siiyaseti, Bölgesel Kalkınma gibi alanlarda bakan yardımcısı olarak çalıştı.
21 Ocak 2012 tarihinde Bulgaristan Cumhurbaşkanı'nın kararıyla Cumhurbaşkanı sekreterliğine atandı. İngilizce ile Almanca biliyor.



 AJANS BG
Şubat 24, 2013 | 0 yorum |

Pomakça ilk alfabe yayınlandı


İsveç’in başkenti Stockholm’de kurulu Pomak Enstitisü Pomak dili ve kültürünün korunması, geliştirilmesi ve tanıtılması için seminerler, konferanslar düzenliyor, broşürler yayımlıyor. Geçtiğimiz günlerde de ilk Pomakça Alfabeyi yayımlayan ve dağıtımını yapan Pomak Enstitüsü’nün Başkanı İbrahim Kenar, Pomakların yaşadıkları ülkelerde uygulanan asimilasyon politikalarına karşı dili ve kültürünü koruması ve geliştirmesi için örgütlenmesi ve mücadele etmesi gerektiğini söylüyor. Günümüzde Türkiye ve Yunanistan’da Pomakçanın unutulma ve yok olma riski ile karşı karşıya olduğuna dikkat çeken Kenar, Pomaklarla ilgili sorularımızı cevapladı. Pomaklardan bahseder misiniz? Kökenleri nerelere uzanıyor, nerelerde yaşıyorlar? En genel tanımıyla Pomaklar ana dilleri olan Pomakçayı konuşan, Türkiye, Yunanistan, Bulgaristan, Makedonya, Arnavutluk ve Kosova’da yaşayan Slav kökenli bir azınlıktır. Pomakların Balkanlara gelmesi diğer Slav kavimlerinin geldiği döneme 5 ve 6. yüzyıla tekabül eder. Paganist inanışa sahip bu kavimler Hıristiyanlığı kabul edince mezhepler doğrultusunda kendi aralarında ayrıştılar. Ortadokslar Sırp, Katolikler Hırvat olarak ayrışırlarken Pomaklar Hıristiyanlık ve Zerdüştlük karışımı bir inanç biçimini, Bogomolizmi seçerek isyan etmiş ve 9. yüzyılda halklaşma sürecini başlatmıştır. Bogomolizm Bulgarların Ortadoksluğu kabul etmelerinden sonra bölge halklarına kendi kimliklerini dayatmalarına bir tepki olarak ortaya çıktı. Bu isyanlar daha önce “Torbeş” (Torbalılar) olarak adlandırılan Pomakların Bulgarlaştırma girişimlerine karşı tepkisinin dışa vurumudur. Bogomolizm, Bulgar ve Yunanlaşmış üst sınıflara karşı çıkan köylüler arasında orta Balkanlardan batıya doğru yayılmış ve Bosna’ya kadar uzanmıştır. Pomak’ın kelime anlamı nedir? Pomaklara Slavca Pumachen denir. ‘Acı çeken’ demektir. 200 yılı aşkın süren isyanlar sırasında Bogomil inancına sahip Torbeşler katliamlara uğramışlardır. Bu yüzden de diğer kavimler tarafından Pumachenler olarak adlandırılmışlardır. Pomakların Müslümanlaşma sürecinden bahseder misiniz? Pomaklar Balkanların Osmanlılar tarafından işgalinden sonra 1300’lü yıllarda Müslüman oldular. Pomakların İslamiyete geçişi Bektaşi Dervişleri aracılığıyla olduğundan Alevi inancına sahiptiler. Osmanlının daha sonra Sünnilerin yanında yer almasından sonra Sünni olmuşlardır. Pomakların İslamiyeti tercih etmelerinin pek çok nedeni var. Bunlardan birincisi kendilerini uzun yıllar ezen ve katleden Bulgarlara karşı Osmanlıların Balkanları işgal etmesini desteklemişlerdir. Bir diğer neden de Bogomil inancının İslamiyetle benzerlikler taşıması. Bogomiller oruç tutarlar, günde üç vakit dua ederlerdi. Tıpkı Aleviler gibi Tanrı ile kul arasında aracı kabul etmezlerdi. Bu yüzden kiliseleri, rahipleri ve Hacı reddetmişler, simge olarak kendilerine ay yıldızı seçmişlerdi. Ancak bu ay ve yıldızın Türk bayrağındaki ay yıldızla hiçbir ilgisi yok. Bogomiller cennetlik olanların ruhlarının bir süre ay ve yıldızlarda kaldığına inanıyorlardı. Pomakların Doğu Trakya’ya gelişi nasıl oldu? 1878’de Osmanlı, Ruslara yenilince Pomaklar Bulgar ve Sırpların hakimiyeti altında yaşamamak için bağımsızlık ilan ettiler. Osmanlıların Ruslarla anlaşması sonucu kurulan devlet 1886 yılında feshediliyor. Devlet kurdukları dönemde Pomaklar büyük bir soykırımına uğradılar ve yaşadıkları toprakların yüzde 70’ini terk etmek zorunda kaldılar. 1912 yılında 200 bin Pomağın öldürüldüğü ve 200 bininin de zorla Hıristiyanlaştırıldığı söyleniyor. Kendilerini daha güvende hissetmek için Osmanlı’nın merkezine doğru göç ettiler. Edirne, Tekirdağ, Kırklareli, Çanakkale ve İzmir gibi illere yerleştiler. Daha sonra yaşanan göçlerle ve 1924 yılında yapılan Mübadele Anlaşmasıyla bugün Türkiye’de 2-3 milyon civarında Pomak kökenlinin olduğu tahmin edilmektedir. Pomakların nüfusuyla ilgili elimizde net bir rakam yok. Çünkü Yunanistan ve Türkiye’de Türk çoğunluğun içinde büyük oranda asimile edilerek Türkleşmiş, Bulgaristan’da yaşadıkları bölgeye bağlı olarak kendilerini Bulgar, Müslüman, Pomak veya Türk olarak tanımlamışlardır. Tüm bunlara rağmen 1 milyon 150 bin civarında kişi kendini Pomak olarak tanımlamaktadır. Günümüzde Türkiye’de Pomakların sorunları talepleri nelerdir? Pomakların en büyük talebi varlıklarının kabul edilmesidir. Yunanistan’da Yunan, Türkiye’de Türk, Bulgaristan’da Bulgar olarak görülüyoruz. Pomak olduğumuz kabul edilmek istenmiyor. Pomakların yaşadığı ülkelerdeki hükümetlerin dillerini ve kültürlerini geliştirebilmeleri için Pomakları desteklemeleri gerekir. 

evrensel.net
Şubat 24, 2013 | 2 yorum |

Kırcaali’de göstericiler ‘mafya istemiyoruz’ diye bağırdı


Türklerin en yoğun yaşadığı Kırcaali şehrinde düzenlenen protestoya yüzlerce vatandaş katıldı. Saat 11:00'da belediyenin önünde başlayan protestoda otogara kadar yürüyüş yapıldı. Ortalama 4 kilometlelik yürüyüşten sonra saat 12:00 civarı başladığı yerde sona erdi. Protestoda "Ülkemizde mafya istemiyoruz", "Değişiklik istiyoruz", "Ey vatandaşlar protestomuza katılın, protestomuzu destekleyin, biz sizin için sokaklara doküldük", "Siyasiler, 23 yıldır ülkemizi soydu" gibi sloganlar atıltı. Gösteride en çok Çar 2. Simeon'la ilgili pankarttaki "Bu adam, Bulgar Telekomünikasyon Şirketi'ni (BTK) 200 milion levaya sattı, sonra da tekrar tekrar 1.5 milyar avroya satıldı" yazısı dikkat çekti.

Aydın Osman I AJANS BG
Şubat 24, 2013 | 7 yorum |

Gösteriler sürüyor

Bulgaristan hükümetinin 22 Şubat'ta istifa etmesine rağmen ülke genelinde yüz binlerce kişi sokaklara dökülerek protesto gösterilerini sürdürüyor. 
Elektrik dağıtım şirketlerin uyguladığı kontrolsüz fiyat artışlarına karşı başlayan protestolarda, Anayasanın değiştirilmesi gibi taleplerde de bulunan vatandaşlar, istifa eden Boyko Borisov kabinesinin mahkemeye verilmesini de istiyor. 
Göstericiler, tüm siyasi sistemi simgeleyen kukla ve Anayasa kitapları yakarken, “Hainler” ve “Mafya” sloganları atmaya devam ediyor. Sofya'da on binlerce kişi kent merkezi girişindeki Kartallı Köprü’de toplanarak, parlamentoya doğru yürüdü. Parlamento önünde “Mafya” sloganı atan göstericiler taşıdıkları bayraklar ve pankartları ile cumhurbaşkanlığı binasına doğru yöneldiler. Burada da “Değişim”, “İnkılap”, “Mafya” ve "Zafer" sloganları atan göstericiler, daha sonra aynı güzergahtan geri dönüp yine Kartallı Köprü’ye ulaştı. 

GÖSTERİLER SAKİN BİR HAVADA GEÇİYOR
Yüzlerce polis ve jandarma görevlisi gösterinin güvenliğini sağlarken, İçişleri Bakanlığı gerek Sofya’da gerek diğer büyük şehirlerde önemli asayiş sorunların yaşanmadığını bildirdi. Protestocuların bazıları daha küçük gruplara dağılarak, şehrin diğer caddelerinde yürüyüş yaptı.

14 GÜNDÜR SÜRÜYOR
Bulgaristan’da 1989 yılında başlayan demokratikleşme sürecinin başındaki heyecanı andıran protestolar 14 gündür sürüyor. Protestolara ailece katılan vatandaşlar, bugüne dek siyasi partilerin halkı uğrattığı hayal kırıklığı ile ilgili duygularını paylaşarak, hatıra fotoğraflar çektirdiler. 

TELEVİZYONLAR GÖSTERİLERİ CANLI YAYINLA VERIYOR
Hükümetin istifası üzerine göstericiler Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev ile görüşmek istediklerini, ancak hiçbir politikacının katılmasını istemedikleri bu görüşmenin naklen yayında kameraların önünde yapılması talebinde bulundular. Bulgaristan’ın Varna şehrinde bugün düzenlenen en büyük protestoya 40 bin kişi, Filibe ve Eski Zağara’da 15’er bin kişi katıldı.

AA
Şubat 24, 2013 | 0 yorum |

Bulgar Kilisesi yeni patriğini seçti

Rusçuk Metropoliti Neofit, Bulgar Ortodoks kilisesi’nin ruhani lideri seçildi. Loveç Metropoliti Gavril ile balotaja kalan Neofit seçimi kazanarak Bulgaristan Ortodoks Kilisesi Patriği oldu. 
SEÇİME GİDİLMİŞTİ 
Bulgaristan Ortodoks Kilisesi’nin bir önceki Patriği Maksim’in, 98 yaşında vefat etmesi üzerine Kilisenin üst yönetim organı Yüksek Senot yeni patrik seçimine gitmişti. 

 AJANS BG
Şubat 24, 2013 | 0 yorum |

Türk vatandaşları Türkiye'deki seçimler için Bulgaristan'da oy kullanabilecek

23 Şubat 2013 Cumartesi |

Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı'ndan, 2012'de yapılan yasa değişikliğiyle yurtdışında yaşayan Türk vatandaşlarının, Türkiye'de yapılacak milletvekili genel seçimi , Cumhurbaşkanı seçimi ve halkoylamaları için yaşadıkları ükelerde oy kullanabilecekleri bildirildi. Ayrıntılı bilgi Başkanlığı'n "Türkiye'de Yaplacak Seçimlere Katılım Broşürü"nden alınabilir. 

AJANS BG


Şubat 23, 2013 | 1 yorum |

Hak ve Özgürlükler Hareketi lideri: ‘Başbakan Borisov’un suikast iddiaları çok aptalca’


Bulgaristan’da hükümet istifa etti ancak istifayla birlikte Başbakan Boyko Borisov’un üyelerinin çoğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi eski lideri Ahmet Doğan’a yönelttiği suçlama ülke gündemine oturdu.
Hak ve Özgürlükler Hareketi Partisi (HÖH) Başkanı Lütvi Mestan, sözkonusu suçlamanın çok aptalca olduğunu belirterek, ‘Bir lidere yakışmayan bir açıklama’ dedi.
Mestan, Başsavcıya çağrıda bulunduklarını ve araştırma yapılmasını istediklerini söyledi. Mestan, ‘Biz eminiz ki bu iddianın gerçekle bir alakası yok, araştırma sonucunda bu ortaya çıkacak ve Borisov da cezasını taşıyacak’ dedi.
  Borisov, yabancı bir istihbarat servisinden kendisine yönelik suikast planlandığı bilgisini aldığını belirterek, bu suikast planının ardında da Ahmet Doğan’ın olduğunu söylemişti.

AJANS BG
Şubat 23, 2013 | 1 yorum |

Protesto dalgası yurtdışına taşıyor. Türkiye’de gösteri yapılmayacak...

Yurtdışında yaşayan Bulgaristan vatandaşları da 10 gündür ülkede süren protestolara destek vermek amacıyla çeşitli ülkelerde gösteriler düzenlemeye hazırlanıyor.
‘Vatanımızdaki insanlarımızı destekleyelim’ sloganı altında yarın Yunanistan, Almanya, Avusturya, İspanya, İrlanda, Damimarka, İngiltere, Fransa, İtalya ve İsrail’de yaşayan Bulgaristan vatandaşlarıının gösteriler düzenleyecekleri bildirildi. Türkiye'de yaşayan Bulgaristan vatandaşlarının şimdilik protesto gösterileri düzenlemeyecekleri belirtildi. 
AJANS BG
Şubat 23, 2013 | 1 yorum |

Türk dili Bulgaristan için tehdit değil

Güney Bulgaristan Türkçe Öretmenleri Derneği ile Kuzey ve Doğu Bulgaristan Türkçe Öğretmenleri Derneği'nin Kırcaali'de düzenlediği plâtformda konuşma yapan Bulgaristan Büyükelçisi İsmaim Aramaz "Türkiye'de Türk olmak kolay, başka yerde Türk olmak zor. Burada da Türk olabilmek için tabiî ki Türkçeyi çok güzel konuşuyor olmak lâzım; çocuklarımızın ana dilini iyi öğreniyor olması lâzım. Soydaşlarımızın Bulgaristan'daki durumuna baktığımızda beni zaman zaman en çok rahatsız eden kültürel hakların tam anlamıyla yerine gelmiyor olması, çocuklarımızın okullarda 3-4 saatliğine de olsa Türkçe dersi almalarının önünde hâlâ engeller olduğunu görmekten, Türkçenin İngilizceyle, koreografiyle ve bilgisayar dersleriyle aynı kategoriye konmasından doğrusu ben biraz üzüntü duyuyorum" dedi.
Konferansa katılan HÖH genel Başkanı Lütvi Mestan ise "Türkçeyi bilmeyen, Türkçeyi unutan bir kişi Türklüğünü kaybetmiş sayılır. Partimiz Hak ve Özgürlükler Hareketi, artık 23 yıldır Bulgaristan meclisinde çocuklarımızın istediğimiz şekilde ana dilini okuyabilmeleri için mücadele veriyor. Bazı siyasetçilerin anlayışı çok farklı: onlara göre etnik farklılıklar bir zenginlik değil de, ülkenin üniter yapısı için tehdit. Ana dilimiz Bulgaristan için bir tehdit değil, bunu herkes bir zenginlik olarak kabul etmeli" diye konuştu.
Sonra da konuşma yapan Eğitmen Doç. Dr. Kasin Yunuzov "Türklerin yoğun olarak yaşadığı bölgelerdeki vatandaşların, öğrenci ve öğretmenlerin arzusu, ana dilinin haftada 4 saat zorunlu ders olarak okutulmasıydı. Maalesef bu istek onaylanmadı. Türkçenin seçmeli ders olarak velilerin isteğiyle okutulacağına karar verildi. Bazı kesimler, azınlıklara verilecek hakları, Bulgar millî çıkarlarına büyük bir darbe, millî güvenlik için de bir tehlike görüyor, Bulgar onurunu zedeleme olarak yorumluyor" diye ifade etti.

Aydın Osman I AJANS BG
Şubat 23, 2013 | 1 yorum |

Büyükelçi ve HÖH lideri Kırcaali pazarını gezdi

Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi İsmail Aramaz, TC Filibe Başkonsolosu Şener Cebeci ve Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) yeni lideri Lütvi Mestan, Kırcaali’de düzenlenen “Anadili Türkçenin Bulgaristan’daki Sorunları” paneline katımak üzere Kırcaali'ye geldiler. Misafirler panel başlamadan önce Kırcaali pazarında vatandaşlarla görüşüp alışveriş yaptılar.

kırcaalieu
Şubat 23, 2013 | 3 yorum |

Öğretmen derneklerinden anadili günü kutlaması

Güney Bulgaristan Türkçe Öretmenleri Derneği ile Kuzey ve Doğu Bulgaristan Türkçe Öğretmenleri Derneği'nin Kırcaali'de anadili konulu konferans düzenledi. Konferansa, Türkiye'nin Sofya Büyükelçisi Ïsmail Aramaz ile Filibe Başkonsolosu Şener Cebeci de katıldı.




Şubat 23, 2013 | 0 yorum |

Şumnu'da Anadili günü kutlandı

Şumnu’da bu güne kadar çok yıldan beri anadili günü kutlamaları düzenlenmişti, ama yarışma, ama şenlik, ama bilgi veren... Bu yıl gerçekleşen faaliyet çok farklı oldu, belki de tarz olarak ilk kez yapıldı. Bilindiği gibi Uluslararası Anadili Günü, 22 Şubat 2013 tarihinde panel olarak düzenlendi.  Konusu Anadili Türkçe - Türk Kimliğin Özü olarak Şumnu dışından gelen ve önceden hazırlanan deklarasyonu destekleyen Silistre, Rusçuk, Veliko Tırnovo, Smolyan, Eski Cuma, Razgrad, Varna ve başka yerlerden katılımcılar yer aldı. Başkanı Sezgin Mümün olan Bulgaristan Adalet Federasyonu ve Başkanı Nurten Remzi olan Şumnu Kültür Evi Derneği tarafından yapılan panel sunucuları, önce birçok yerli ve milli medyalara öz bilgi vermekle ilgi çekti. Daha sonra Tombul camii Cuma namazına gidildi. Ayrıca programa heyecan katanlardan 5 yıldan fazla gösteriler sunan Şumnu Kültür Evi Kız Saz Orkestrası, herkesi duygulandırdı. Türk kültürü ve folklor değerlerimize dokunarak güzel, unutulmayan anlar yaşattı. Panel programda yer alan sunucuları ve onların paylaşımlarını Anadilimiz Türkçe ve Bulgaristan’da Türkçe eğitimi ile ilgili konuları sizlere tanıtalım:

- ANADİLİ TÜRKÇE- TÜRK KİMLİĞİNİN ÖZÜ - SEZGİN MÜMÜN- BULGARİSTAN ADALET FEDERASYONU BAŞKANI
- BULGARİSTAN’DA AZINLIKLARIN ÖZGÜRLÜĞÜ VE HAKKI KORUNUYOR MU- NECMETTİN HAK
- BULGARİSTAN’DA TÜRKÇE EĞİTİMİ - NURTEN REMZİ- ŞUMNU KÜLTÜR EVİ BAŞKANI
- NEDEN TÜRKÇE EĞİTİMİNE KATILIM OLMUYOR- NECLYA İSMETOVA- ÖĞRETMEN
- ANADİLİM TÜRKÇEM, GURURUM BENİM - NAZMİYE HASANOVA-  ŞUMNU ÜNİVERSİTESİ EMEKLİ EĞİTİM GÖREVLİSİ
- NEDEN ANADİLİ TÜRKÇE, MECBURİ DERS PROGRAMINDA YER ALMALI  -
MEHMET BEYTULLA- ŞUMNU ÜNİVERSİTESİ EMEKLİ EĞİTİM GÖREVLİSİ VE ŞUMNU MİLLET VEKİLİ 

Katılım gösterenlerin arasında öğretmen, okul ve üniversite öğrencileri, köy muhtarları, şair, yazar, müzisyen ve sanatçılar, iş adamları, müftü, okul müdürleri, gazeteciler,  kültür dernek başkanları ve temsilcileri vardı. Misafirlerden  Türkiye Cumhuriyeti Burgas Başkonsolosluğu’ndan Mesut Gider, herkesi selamladı.  Panelde yer alanların arasında Bulgaristan Türklerinin oy verdiği 5 partiye oy verenlerin temsilcileri  var olması ve birlikte bu konuya değinmesi  aktivitenin en değerli unsurlarından oldu. Ama ne yazık ki, parti yönetici ve liderlerin sandalyeleri yine boştu.  Şumnu valisi,  Şumnu Belediye Başkanı ve eğitim görevlisi de davet edilmişti, başka yerlerin belediye başkanları da davet edilmişti, ama katılım gösterilmedi. Onlara oy verenler vardı, ama yine kendileri yoktu. Ne kadar da siyaset artık yok dense de, bunları paylaşmamak  eksiklik olur.

Sezgin Mümün, medyalara ve anadili günü toplantısına katılanlara şunları anlattı: ”Bulgaristan Adalet Vakfı ve Şumnu Kültür Evi Derneği  çalışma ve düşüncelerine sosyal toplum kurumları ve siyasetçiler  destek verdi.  Bizler, bir ekip sivil toplum olarak Bulgaristan’ın her köşesinde bulunan kişileri ziyaret edip Anadilimiz Türkçenin Türk özü olduğunu ve Eylül 2013 yeni ders yılında 50-80bin çocuk okula getirmek için milli kampanyaya başlamaktayız.

Maalesef  bugün de Bulgaristan’da hala azınlıklar nefreti var olmaktadır.  Bizler, bir Bulgaristan vatandaşı olarak, Bulgar ve Türk milliyetçiliğinden farklıyız ve onların düşüncelerine katılmıyoruz.  Bizler, devletimizi, memleketimizi seviyoruz ve  onun yöneticileri, bize eşit davranmasını istiyoruz. Bugün siyasi durum çok karışık, ama bir sonraki yönetimde bulunan tüm partilere isteklerimizi ileteceğiz.  Bulgaristan ve Avrupa kanunlarına göre her birimiz, anadilini bilmeye ve öğrenmeye hakkı var. Ayrıca anadilini bilmeyen kişiler, kanıtlanmış bir şeydir, başka dil öğrenmekte zorluk çekiyor. Anadilimizi öğrenme isteğimizle Bulgaristan’da azınlıklar gerginliği çıkarma taraftarı değiliz. Ayrıca anadilimizin eğitimi ile ilgili milli çapta bir anket hazırlıklarımızı yapmaya başladık. Anadili eğitimi ile ilgili halkımızın gerçek düşüncelerini almak istiyoruz. Bir de, Türk dil ve edebiyatı bölümünü bitiren öğretmenlerimizin uygun çalışma şartları yok, 20 yıldan fazla ders kitapları yok. Bulgaristan parlamentosundan isteğimiz var- Anadilimizin problemeleri ile ilgili çözüm aramak ve neticelere varmak. Bizler,  sosyal toplum kuruluşları olarak bütün partilere Anadili günü  kutlaması ile ilgili davetiye gönderdik. Şahsen ben, HÖH partinin Başkanı Lütfi Mestan’a devetiye ve hazırladığımız deklarasyonu verdim ve iki millet vekili bizim toplantıya katılacağını söz verdi.  Şumnu Millet Vekili Çetin Kazak ve Eski Cuma Millet Vekili Erdoğan Ahmet net bir şekilde katılacaklarını bana söyledi. Bulgaristan’da olgunlaşmamış siyasi kurumlar var. Türkçe eğitimi ile ilgili çok eksiklikler ve sıkıntılar var. Bulgaristan eğitiminde başka hiç bir dersten 20 yıllık ders kitabı yoktur. Ve buna benzer  çok örnekler  verebiliriz. Bu problemlere ilgi gösterilmesi için bugünkü faaliyetimize benzeyen daha çok faaliyet yapılması şarttır. Boşlukta kalan bazı yerlerde sivil toplum kurumları kurma çabanlarında bulunmalıyız.”

Necmeddin Hak, “ Anadili Türkçe konusu Bulgaristan’da çok önemli bir konudur. 1991 yılında yeni anayasa  kabul edildi. Ona göre  ülkemizde milli azınlıklar yok. Ama bu gerçek mi? Bizde azınlıklar var mı, yok mu? Sıkıntılar oradan başlıyor işte. Devletimiz anadili eğitimi, etnik kültürleri için hiç bir guruş ayırmıyor. Ama Bulgaristan dışında oturan Bulgar çocukların Bulgarca öğrenmesi için maddi destekler veriliyor. Bizler, bu ülkede doğmuşuz, bizler,  bu ülkede oturuyoruz, bizler, bu ülkemiz için herşey veriyoruz. Bu durumda bizlere aynı ilgi var mı? 140 yıla yakın uğraqşılardan sonra bizlerden Bulgar yapamadılar. Bunun yapılması doğal olmadığından dolayı, gelin, el ele verelim. Sizce bu ülkede demokrasi var mı?  Gerçek demokrasi için konuşan var mı? Bulgaristan’da siyasi kurumların olgunlaşmaları, ne zaman başlar ve ne zaman biter  bilen yok. Bulgaristan’da insan hakları konusu, hiç bir partiden gündeme getirilmedi. Bugün dyi emokrasiyi yaşıyoruz, ama Komunist dönemin yok ettiği hiç bir hakkı, hiç bir şeyi geri alamadık. Anayasa hatalıydı, hala da bu hatalı Anayasa üzerinden kimse bahsetmiyor. Maalesef Bulgaristan’da hiç bir partinin milletin kimliği yok, milletin sesi yok. Bakın, insan haklarının problemlerini çözme konusunda herhangi biri uğraşmıyorsa, bizler bugünkü olan sıkıntıdan çıkamayız.”

Nurten Remzi,” Bizler, bu işe koyulmakla, anadili eğitimi sıkıntılarını giderme çalışmalarımızla birlikte tamamen tarafsız çalışmalarımız başladı. Çok önemli, belki de tarihi bir özelliği taşıyan bir döneme adım attığımıza inanıyoruz.  Oy verdiğimiz 5 parti liderlerimizin katılmaması yeni bir olay değil. 20 yıldan fazla Şumnu Kültür Evi faaliyetlerinde hiç bir zaman yer almadılar, hiç bir zaman ilgi göstermediler, gençlerimizin çalışmalarını her zaman küçümsediler veya gençlere aktivite yapıyoruz diye gösteriş yaparken, bizim gibi çok aktiv kurumlarla çalışmadılar. Çalışma felsefemi anlayaman bazı meslektaşlarımız  yalnız çalıştığımı konuştular. Evet, ben yalnız çalıştığımdan dolayı gururluyum, çünkü Türk kültürümüzle ilgili birçok ilkleri yapmış oldum.  Amaaa...kocaman bir aması var. Ama ben eminim ki, yalnız çalışmadım. Siyaset ve olgunlaşmamış, tecrübesiz dernek liderleri gelmese de, halk benimle olduğunu, binlerce anne ve babalar çocuklarını göndererek beni desteklediğini biliyorum ve eminim. Artık sosyal toplum kurumların çalışma zamanı geldi. Artık tamamen tarafsız çalışmalara hız verme zamanı geldi.  Şimdiye kadar siyasetçilere ihtiyacımız vardı, ama artık onların bize ihtiyacı olacak zamanı geldi. Bu bizim anadili problemimiz de bu tarzda çözülecek.  Artık tabela kurum ve derneklerin ve tabela birliklerin zamanı geçti. Artık gerçek birliği kurarak çözüm bulacağız. Bu panelimizde bizler, her meslekten, her yaştan ve her sosyal gruptan olan kişilerin düşüncelerini dinlemeye hazırız, her dernek ve partiyle çalışmaya kararlıyız, her parti yöneticileriyle iletişimde bulunma taraftarıyız. Önemlisi olan, Anadili ve başka sorunlarımızı çözmektir. Ben, geçmişte bir öğretmen olup eğitim özelliklerini bilen bir kişi olarak , Bulgaristan’da azınlıkların anadilini öğrenmek ve korumak konusunda bazı kişi ve ekipler program yaparken, uzman olmadıklarını görüyoruz, azınlıkların eğitim haklarını ve ihtiyaçlarını bilmediklerini  görüyoruz.  Türkçe eğitimi programı, seçmeli ders olarak uygun olmadığını görüyoruz ve yaşıyoruz. Bizlere o hak, anadilimizi öğrenme hakkı,  sadece bizlere veriliyor denecek kadar verilmiştir.  Sözü alan öğretmenlerimiz ayrıntıları anlatacak. Bizler, tüm partilerin ve tüm koyu milliyetçilerin negativlerini aşarak, onlarla yüz yüze konuşarak,  bu devletin bir eşit vatandaşı olarak, anadilimizi, Türkçemizi daha doğal, daha kolay, daha uygun ve daha insanca öğrenmek istiyoruz, çocuklarımızın öğrenmesini istiyoruz. Eğer bizde bu sıkıntı yoksa  ben kendimi bildim bileli gündemde olur muydu?  Bulgaristan’da anadilimizi öğrenmek için sadece ders kitapları gerekmiyor. Gazete, dergi, kitap basımı, radyo, televizyon, kurslar da gerekiyor.    Mozaik drgisi ile ilgili bana şahsen çok baskı yapıldı. Neden, Türkçe olmasıdır. Okuyanlar biliyor, onda diğer azınlıkların da bayram, tören ve şölenlerine yer ayırılıyordu. Eğer Mozaik dergisi İngilizce veya Rusça, veya Almanca olsaydı, acaba  neden bu dilde bu dergiyi çıkarıyorsun sorusu olur muydu?  Şundan da kalın çizgiyle bahsediyoruz, Bulgaristan’da anadilini öğrenme hakkı, hele de Türkçe öğrenme hakkı verilmiyor, o isteniyor, onun istemesini şimdiye kadar kimse bilemedi. Bizler istemesini bilmeliyiz. Şimdiye kadar yaptığımız gibi sadece gülücükle değil,  artık daha prensipli bir şekilde, gerekirse, daha sert bir şekilde istemesini öğrenmeliyiz ve bilmeliyiz. Daha olgun insanlar ve kurum yöneticileri olarak bunları çözmek için elimizden ne gerekiyorsa yapmalıyız, birlikte, saygıyla ve sabırla yapmalıyız.

Uzun tecrübeli olan emekli  Şumnu üniversitesi  görevlisi Nazmiye Hasanova edebiyattan bol bol örnekler vererek  Anadilim Türkçem, Gururum Benim adını taşıyan sunumuyla herkesi çok etkiledi.

Emekli Millet Vekili ve Şumnu Üniversitesi görevlisi Mehmet Beytulla, neden Türkçe zorunlu ders programında yer almalı konusu taşıyan sunumunu yaparken parlamentoya yıllar önce Türkçe eğitimi ile program verdiğini, ama red edildiğini anlattı.

Sunum yapanların arasında olan öğretmen Neclya İsmetova medyaların”Neden buradasın?” sorusuna çok anlamlı cevap verdi:”Buradayım, çünkü Türkçe bilmiyorum. Türkçe öğrenemedim, öğrenmek istiyorum.” 

Bulgaristan’ın her yerinden gelenler, Türkçemizi yaşatmak ve genç nesillere aktarmak isteği ile böyle bir umutla ayrıldı.
Şubat 23, 2013 | 5 yorum |

Cümhurbaşkanı, geçici hükümeti kurma görevini ilk GERB'e verecek

22 Şubat 2013 Cuma |

Hükümetin istifasının ardından siyasi parti temsilcileri Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliyev'in başkanlığındaki istişareye katıldı. Toplantıya katılan GERB, Bulgaristan Sosyalist Partisi, Hak ve Özgürlükler Hareketi ve Mavi Koalisyon’un parlameno gruplarının yöneticilerinin aksine aşırı sağ Ataka Partisinin temsilcileri toplantıya katılmadı.
Plevneliev, görüşmenin sona ermesinin ardından 'Pazartesi günü GERB partisine, arkasından da Bulgaristan Sosyalistler Partisi ve Hak ve Özgürlükler Hareketi’ne geçici hükümeti kurma gçrevi vereceğim' dedi. Plevneliev, şu andaki parlamentonun bir hafta daha faaliyette olacağını kaydetti. 
ŞİMDİ NE OLACAK?
Görüşmeye katılan tüm parti temsilcileri, yetkilerini kullanmayıp geçici hükümeti kurmaktan vazgeçeceklerini belirtti. Anayasaya göre, bu durumda Cumhurbaşkanı seçimlere kadar görev yapacak olan hükümeti kendisi belirleyecek. Bu konuda uzman kişilerden oluşan bir kabine oluşturulacağı sinyalini veren Plevneliev, şu ana kadar başbakan ve bakan olacak kişilerin netleşmediğini aktardı. En erken 21 Nisan'da yapılma ihtimali olan genel seçimlere uluslararası örgüt temsilcileri de davet edilecek.

AJANS BG

Şubat 22, 2013 | 0 yorum |

Hak ve Özgürlükler Hareketi Genel Başkanı Lütvi Mestan’ın parlamentodaki konuşması

21 Şubat 2013 Perşembe |


Sözü, ülkedeki iç barışı en yüksek değer olarak tutan Hak ve Özgürlükler Hareketi Genel Başkanı sıfatıyla alıyorum. Ülkedeki iç barışı herhangi bir parti, siyasi veya başka eğilimlerden daha yüksek bir değerde tutarak, demokrasiye geçiş dönemi başında, parti halinde “Asimilasyon Süreci” acılarını ortak devlet iradesi haline getirdi, dönüştürdü ve Bulgaristan Cumhuriyetine totaliter düzenden demokrasiye geçişi, kansız olarak gerçekleştiren tek ülke olmasını sağladı

En sorumlu bir biçimde, demokratik değişimlerin başında, bunlara okyanus ötesi analizcilerin de dahil olduğu kişiler, etnik çatışma öngörüyorlardı ki, bu çatışmalar eski Yugoslavya Federal Halk Cumhuriyeti’nde kanlı nehirlerinin akmasına sebep olmuş, Asimilasyon Sürecinin ağır mirasından dolayı asıl Bulgaristan’da olması bekleniyordu. Sadece yurtiçinde değil de bütün Avrupa’da “Bulgaristan etnik modeli” mimarı olarak kabul edilen Dr. Ahmet Doğan gibi bir siyasetçinin törensel bir biçimde karalanmak istenmesini şiddetle kınıyorum ve bizzat kendisi tarafından kurulan partinin hala iktidarda olan GERB’in ince siyasi hesaplarına dahil edilme kurgusuna itiraz ediyorum. Eğer iddialarda bir gerçeklik payı olsaydı, çoktan kamuya duyurulmuş ve gerekli önlemler alınacaktı. Bu nedenle bizler, ülkenin etnik çatışmaya sürüklenmesi için etkin bir olaya tanık olduğumuzu iddia ediyoruz. Bu bir demokrasi değildir, post-totaliter davranıştır.

Hak ve Özgürlükler Hareketinde olan bizler, her diktatör yönetimin son limanı etnik çatışma olduğunu biliyoruz, anacak sizlere bu son limanı sağlamayacak yurttaşlık konusunda olgun, hoşgörülü seçmenlere sahibiz. Seçmenlerimiz, en yüksek medeni ve siyasi seviyesi kadar canlı olacak ve rahat bir ortamda seçimlerin yapılmasına katkıda bulunacaktır. Rahat ortam sizin korkulu rüyanızdır, çünkü böyle bir ortamda Genel seçimleri kaybedeceksiniz! Bu nedenle, bugün meclisin önüne devlet memurlarını getirdiniz, tankları çıkarmadınız, hepimiz bu deyimi biliyoruz, ama traktörleri getirdiniz, gerginliği artırmak için, sivil çatışma yaratmak için! Bu kurgunuz gerçekleşmeyecek! GERB ve partinin meclisteki çoğunluğu, siyasetin hiçlik mertebesindedir, Bulgaristan siyasi tarihinin en çirkin parçasıdır!

Lütvi MESTAN
HÖH Genel Başkanı

Bulgarcadan çeviri: dps.bg

Şubat 21, 2013 | 8 yorum |

Oktay Enimehmedov'un babası kendisini yakmak istedi


HÖH'ün eski Genel Başkanı Ahmet Doğan'a silâh doğrultan Oktay Enimehmedov'un babasının gece yarısı intihar girişiminde bulunduğu bildirildi. Hasan Enimehmedov'un, gece yarısı saat 2:00'da balkona çıkıp "Oğlumun tutukluluk haline son vermezlerse kendimi yakacağım" diye bağırdığı bildirildi. Telâşa kapılan komşuları, polisi aradı. Olay yerine gelen güvenlik güçleri, Hasan Enimehmedov'u evinden çıkarıp üzerine benzin dökerek kendisini yakmasına engel oldu.

Aydın Osman I AJANS BG
Şubat 21, 2013 | 3 yorum |

Borisov, Doğan'ı kendisine yönelik suikast planlamakla suçladı

Bulgaristan parlamentosu, Başbakan Boyko Borisov hükümetinin istifasını onayladı. Hükümetin istifası, 5'e karşı 209 oyla kabul edildi. Bir milletvekili çekimser kaldı. Oylamadan kısa süre önce parlamentoya gelen Borisov, kendisi de kısa bir süre önce silahlı saldırıya uğrayan Hak ve Özgürlükler Hareketi onursal başkanı Ahmed Doğan'ı kendisine yönelik suikast planlamakla suçladı.

Başbakan Borisov, parlamentoda yaklaşık 5 saat süren tartışmalar ve görüşmelere katılmadı. Bakanların büyük bir bölümü görüşmeleri izledi. İktidardaki GERB milletvekilleri, Borisov'un programının yoğun olduğunu ve bu nedenle salona gelmeyeceğini bildirdiler. Oturumda muhalefetin eleştirilerini Başbakan Yardımcısı ve İçişleri Bakanı Tzvetan Tzvetanov yanıtladı.

Borisov ise oylamadan hemen önce parlamentoya gelerek, kısa bir konuşma yaptı. Borisov, yabancı bir istihbarat servisinden kendisine yönelik suikast planlandığı bilgisini aldığını belirterek, üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) partisine yönelik, "Beni öldürtmek isteyen onursal başkanınız Ahmet Doğan. Lütfen, bir komisyon kurup, konuyu araştırın" dedi.
Salonda şok etkisi yaratan açıklamadan sonra bakanları ile birlikte parlamento binasının önüne çıkan Borisov, burada toplanan 3 bine yakın taraftarını sakinleştirmeye çalıştı. Borisov, halkın dağılması ve provokasyonlara kapılmaması için çağrıda bulundu. Parti bayrakları sallayan kalabalık, Borisov’un sözleri üzerine yavaş yavaş dağılmaya başladı.

HÖH LİDERİNDEN TEPKİ

HÖH lideri Lütvi Mestan ise partisinin böyle bir bunalımda taraf olmayacağını söyledi. Mestan, kendilerine ulaşan bilgilere göre ülkede kanlı olayların çıkarılması için planlar yapıldığını öne sürdü. Mestan, hükümet istifasının oylamasından sonra parlamento kürsüsünden yaptığı konuşmada, "İktidardaki GERB partisi ülkeyi etnik bunalıma doğru sürüklemek istiyor" dedi. Parti olarak bildikleri en yüksek değerin toplumsal huzur ve etnik barışın olduğunu vurgulayan Mestan, "Borisov'un, Bulgaristan'daki uyumlu etnik modelin mimarı olan Ahmet Doğan'a karşı yaptığı hakaretler ve iftiralar kabul edilemez. Totaliter rejimlerin son sığınağı etnik bunalımdır. Huzurlu bir ortamda yapılacak erken parlamento seçimde GERB büyük bir hayal kırıklığına uğratılacak." Mestan, Bulgaristan'ın 1989 yılı sonrası demokrasiye geçişini kansız olarak gerçekleştiren tek ülke olduğunu vurguladı. Lütvi Mestan, Cumhurbaşkanı Rosen Plevneliev'i kriz ortamında toplumsal huzuru sağlaması için üzerine düşeni yapmaya çağırdı.

AA
Şubat 21, 2013 | 0 yorum |

Belene mahkümlarından deklarasyon

Komünist idaresi döneminde Belene ve diğer hapishanelerde yatmış 61 kişi tarafından Ajans Bg'ye gönderilen deklarasyonda şöyle deniliyor: 
'Son günlerde bazı şahıslar veya bazı Sivil Toplum Kuruluşu yöneticileri, biz Belene Siyasi Tutuklular adına açıklama yapmalarından rahatsızlık duymaktayız.
Bu vesileyle, biz aşağıda isimleri bulunan Belene’de yatmış olan siyasi tutuklular, hiçbir şahıs veya sivil toplum kuruluşu yöneticisi, bizlerin rızası olmadan bizim adımıza açıklama yapamayacağını, geçmişte bizim adımıza yapılan açıklamalar da bizleri bağlamayacağını bildirerek, kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz.'

Ajans Bg'ye gönderilen deklarasyonda ismi geçen Belene mahkümları:,

1.Remzi Keser

2.Sabri Yılmaz
3.Muhammet Gölcüklü
4.Burhan Mutlu
5.Orhan Mutlu
6.Mümin Akkaş
7. Mehmet Yalçın
8.Nazif Uzunoğlu
9.Şerif Topaloğlu
10.Şaban Özkan
11.Fahrettin Mutlu
12.Ali Bahar

13.Fehim Karaduman

14.Mümin Efendioğlu

15.İlyas Tunç

16.Fehim Kazandı

17.Muhammed Akın

18. Ahmet Kitapçı

19.Orhan Güçlü

20.Şaban Esadoğlu

21.İsmail Krayoğlu

22.Fehim Ceylan

23.Orhan Öztürk

24.Ahmet Öztürk

25.Rasim Halil

26.Mehmet Hafızoğlu

27.Mustafa Mutlu

28.Mustafa Kaşmeroğlu

29.Necibe Aziz

30.Mümin Yılmaz

31.Süleyman Parlakzafer

32.Hasan Karamolla

33.Şaban Ergüz

34.Hüseyin Yılmaz

35.Hasan Uzunkış

36.Durmuş Sönmez

37.Davud Özcan

38.Zehra Saffetoğlu

39.Şükrü Avcıoğlu

40.Hüseyin Dönmez

41.Hüseyin adalı

42.Enver Özkan

43.İsmail Öztürk

44.Mehmet Türksoy

45. Orhan Mutlu

46.Hamdi Türksoy

47.Şaban Şen

48.Cevdet Dinci

49.Zehra Dinci

50.Bilal Dinci

51.Sekbal Dinci

52. Ziya Dinci

53.Remzi Öztürk

54. Mümin Kurtulmuş
55.Ahmet Yıldız
56.Selahattin Osmanoğlu
57.Hilmi Mollaoğlu
58.Lütfi Ayyıldız
59. Ali Çöl
60.Mümin Muratoğlu
61. Şevket Güler


Şubat 21, 2013 | 54 yorum |

İstifa yarın parlamentoda görüşülecek

20 Şubat 2013 Çarşamba |


Bulgaristan'da belirsizlik sürüyor. Başbakan Boyko Borisov  istifasını sundu. İstifa, yarın görüşülerek parlamentoda karara bağlanacak ve Cumhurbaşkanı onaylarsa 3 ay içinde hükümeti kurma görevi verecek. Ancak 28 Nisan tarih olarak konuşulsa da bu biraz zor gibi görünüyor. Borisov dün yaşanan olaylar ve dökülen kan sonrasında yaptığı konuşmada ‘Bize iktidarı halk verdi, ben de bu gücü halka iade ediyorum’ dierek geçici hükümette yer almayacağını açıkladı.
Borisov, ‘Sofya’daki kartal Köprüsü’nü kanlar içinde görmek istemiyorum. Her damla kan bizim için kara bir lekedir. Parlamentonun etrafının çitlerle çevrili halini görmek istemiyorum’ dedi.
Şubat 20, 2013 | 0 yorum |

Antalya'da tatilde olmalıydım dedi kendisini yaktı...

Varna Belediye binası önünde bir göstericinin kendisini ateşe verdiği bildirildi.
Görgü tanıkları, "İlk önce herhangi bir kukla sandık, meğerse insanmış. Söndürmeye çalışan birkaç kişi vardı. Biz de itfaiyeyi aradık. Protestocu "Şimdi Antalya'da tatilde olmam gerekiyordu. Sadece barışçıl bir şekilde protesto etmek istedim" dedi, Yüzü yanmıştı. Yanında da 'barışçıl protesto' yazan pankartlar vardı" şeklinde aktardı.

Aydın Osman I AJANS BG
Şubat 20, 2013 | 0 yorum |

Hükümeti elektrik çarptı...

Bulgaristan'da tasarruf tedbirleri ve yüksek elektrik faturaları sonrası düzenlenen protesto gösterileri hükümetin istifa etmesine neden oldu. Bulgaristan Başbakanı Boyko Borisov, hükümetinin bugün öğleden sonra istifasını sunacağını açıkladı. Borisov, parlamentoda yaptığı konuşmada, yaklaşık iki haftadır her gün süren protestolar üzerine kabinede değişiklik yapmaktan vazgeçtiğini belirterek, "Bundan sonra atılabilecek en mantıklı adım erken seçim olacak" dedi. Olaylardan duyduğu rahatsızlığı dile getiren Borisov, son dört yıldır ellerinden geleni yaptıklarını söyledi. Ülkede yaklaşık iki hafta önce astronomik elektrik faturalarına karşı başlayan protestolar, hükümet karşıtı kitlesel gösterilere dönüşmüştü. 
 İKTİDARI HALKA İADE EDİYORUZ 
 Bulgar Sosyalist Partisi ve Hak ve Özgürlük Partisinin yaptıkları istifa baskılarını eleştiren Başbakan Borisov, yaptıkları davranışın bir gün kendilerine mutlaka geri döneceğini söyledi. Onurlu olduklarını açıklayan Borisov, “Biz iktidarı halktan aldık, bugün tekrar ona iade ediyoruz. Biz oylamada yer almayacağız, isterseniz istifayı siz oylayın. “ dedi.
Şubat 20, 2013 | 1 yorum |

Sofya'da çok sayıda yaralı var...

19 Şubat 2013 Salı |

Bulgaristan'ın çeşitli şehirlerinde on binlerce gösterici yüksek elektrik fiyatlarını ve yabancı elektrik şirketlerini protesto etmeye devam ediyor. Protestoların başladığı dokuzuncu günde başkent Sofya'da göstericiler ve polis arasında çatışmalar çıktı. Şu anda başkent Sofya'nın merkezi, Kartal Köprüsü ve parlamento binası civarı savaş alanını andırıyor. Yaralı göstericiler, alandan uzaklaşmaya çalışıyor, yüzlercesi ise 'katiller' diye bağırmaya devam ediyor.  Gösteri alanının çeşitli yerlerinde kan izleri göze çarpıyor.
YARALILAR 7 ABULANSLA HASTENELERE TAŞINIYOR
Çeşitli yerlerinde yaralananlar 7 ambulansla Sofya'daki hastanalere kaldırılıyor. Evlogi Georgiev Bulvarında bir polis aracının göstericiler tarafından tamamen tahrip edildiği bildirildi.

VARNA
Karadeniz kıyısındaki Varna'da göstericiler, Devnia Sokağında bulunan elektrik şirketinin binasının camlarını taşlarla kırdı. 'istifa' diye bağıran protestocular, Asparuhov Köprüsüne yönelmek istedi ancak polis ve jandarma yola barikat kurarak geçmelerine izin vermedi. Şu an göstericilerin büyük bir bölümü dağılmaya başladı.

BAŞBAKAN BORİSOV, ELEKTRİK ŞİRKETİNİN LİSANSINI İPTAL EDECEKLERİNİ SÖYLEMİŞTİ
Gösteriler başlamadan önce, gündüz saatlerinde Başbakan Boyko Borisov,  elektrik dağıtım şirketi ÇEZ'in lisansının iptal edileceğini söylemişti. Bunun üzerine Brüksel'den bir açıklama yapan Enerjiden Sorumlu AB Komiserliği'nin Sözcüsü Günter Öttinger "Avrupa Birliği ülkeleri ile enerji denetim kuruluşları, hem lisans verme hem el koyma hakkına sahiptir" demişti.


AJANS BG
Şubat 19, 2013 | 0 yorum |

Bulgaristanlı oto satıcılarının yeni müşterileri Türkiye'deki Suriyeliler

18 Şubat 2013 Pazartesi |

Bulgaristan'da otomobil pazarının daralması ve ekonomik kriz satıcıları yeni pazarlar aramaya itiyor. Onlarca Bulgaristanlı, Türkiye'nin Hatay Reyhanlı ilçesinde Suriye vatandaşlarına otomobil satıyor. Reyhanlı'da Bulgar plakalı araçların yanı sıra diğer Avrupa ülkelerinden getirilen otomobiller de var.
Reyhanli'daki yerel gazeteciler, Türkiye'deki fiyatı 40 bin liranın üzerinde olan 2004 model Jeep marka 4x4 araç 8 bin dolara, ikinci eli ülkemizde yaklaşık 35 bin liraya satılan Land Rover'ın 2001 model Range modeli 7 bin dolara satıldığını söylüyor. 2001 Volvo V70, 2 bin model dizel otomobil de 5 bin 500 dolara alıcı bulduğu bildirildi.


AJANS BG
Şubat 18, 2013 | 0 yorum |

Sofya'daki gösteride 2 kişi yaralandı

Bu akşam parlamento binası önünde başlayan protesto gösterilerinde iki kişinin polisin müdahalesi sonucu yaralandığı bildirirlidi.

Yüzlerce gösterici parlamento binasının önüne toplanarak "hükümet istifa" sloganı attı.
Protestocular, Tsar Osvoboditel Bulvarı'nda trafiği kapattı. Meclisin önünde polislerle protestocular arasında arbede yaşandı. Polisler, göstericileri Sanat Akademisi'ne doğru püskürtmeye çalıştı, ancak başarılı olamadı. Göstericilerin,  polise ve meclis binasına taş ve bozuk para attığı gözlendi. Protestocular "yeni çeri, mafya, pislikler, güle güle" diye çığlık atıp "Dyankov gitti,  Boyko hâlâ orda! Ey Bulgar yiğitleri, zafer bizim oluncaya kadar bu böyle devam edecek" diye bağırdılar.
Ondan önce orta yaşlı göstericilerden biri meclisin önünde tutuklanıp hemen kenara çekildi. Bu da vatandaşları daha fazla öfkelendirdi. "Birlikten güç doğar" ve "Bizim sesimiz de duyulmalı" diye pankartlar asılıp sloganlar atıldı. Polis meclis binasına yaklaşmamaları için barikat kurdu. Prostocular ikinci gün de Kartal Köprüsü'nü (Orlov Most) trafiğe kapattı.
Sofya polisinden yapılan açıklamada, 3 göstericinin tutuklandığı bildirilirken, 6 polis aracının da hasar gördüğü duyuruldu.


Aydın Osman I AJANS BG


Şubat 18, 2013 | 0 yorum |