Bulgaristan'da 30 yıl polislik yapan ve Bulgaristan Emniyeti'ndeki yapılanma gereği emekliliğini Polis Komutanlığı rütbesinden alan Mesut Tunalı'nın hayatı, ziyaret için geldiği Edirne'de değişti.
Küçük yaşlarda başladığı müzik ilgisini tamburayla pekiştiren, anneanne ve dedesinden duyduğu türkülerle büyüyen Tunalı, hiçbir kaydı olmayan bu türküleri araştırmaya başladı. Rusçuk'un yanı sıra Razgrad, Silistre ve Şumnu bölgelerini yıllarca tarayan Tunalı, daha önce hiç kayıt altına alınmamış türküleri derleyip yıllar sonra profesyonel bir ortamda kayıt altına aldırmayı başardı. İşte Mesut Tunalı'nın en büyük hayalinin yıllar sonra tesadüfi bir şekilde Edirne'de gerçekleşmesinin öyküsü…
Bulgaristan Emniyet Teşkilatı'ndan Polis Komutanı rütbesiyle emekli olduktan sonra müzik çalışmalarını ve araştırmalarını yoğunlaştıran Mesut Tunalı, akrabasının daveti üzerine yıllardır görmek isteyip de göremediği Edirne'ye gelmeye karar verir. İki arkadaşının da eşlik ettiği Mesut Tunalı ve akrabası, günübirlik geldiği Edirne'de şehir merkezinde yaşanan otopark sorunundan ötürü araçlarını park etmek amacıyla Edirne Valiliği önüne gelir. Burada polisin uyarısı sonucu arabayı park edemeyeceğini öğrenen Tunalı polise, “Biz Bulgaristan'dan geliyoruz. Arabamızı nereye park edebileceğimizi gösterir misiniz?” deyince polis memuru Tunalı ve arkadaşlarını valiliğin giriş katına çay içmeye davet eder. Bu sırada valinin danışmanı Veli Bey oradan geçmektedir ve polis memuru, misafirlerin Bulgaristan'dan geldiğini iletince Vali Danışmanı da “Vali bey müsaitse onlara bir 'Merhaba' dedirtelim” teklifinde bulunur. Tunalı ve yanındaki 3 kişi, vali danışmanı ile birlikte Vali Dursun Ali Şahin'in makamına gelir.
ÇAY İÇMEYE GELDİ, VALİ ŞAHİN'İ AĞLATTI
Hikâyenin bundan sonraki kısmını Mesut Tunalı'nın ağzından dinleyelim:
“Bize çay ikramı yapıldığı andaki şaşkınlığımız, vali beyin makamına çıkınca iyice arttı. Ne konuşacağımızı bile bilmiyordum. Daha sonra Vali beye Bulgaristan'dan, Bulgaristan'daki Türklerden ve Türklerin buradaki yaşayışlarından bahsedince laf lafı açtı. Ben kendisine 9 yaşımdan bu yana tambura çaldığımı, çok eskilere dayanan bir türkü arşivim olduğunu söyleyince kendisi bana, 'Bir türkü söyler misin?' ricasında bulundu. Ben de 'Elbette' dedim. 'Yalnız sizi biraz bekleteceğim. Çünkü tamburam arabada.' Daha sonra gidip tamburamı aldım ve kendisine 'Mezarımın önünde al yeşil fener' türküsünü söyledim. Türkü bittiğinde Vali gözyaşlarını siliyordu. Kendisi bana bu türküyü daha önce hiç duymadığını söyleyince ben de, 'Sayın Valim ben de sizin ve birçok kişinin duymadığı onlarca türkü var' dedim. Ve kendisine, ölmeden bunların kayıt altına alınması gerektiğini söyledim. Kendisi heyecanlanarak 'Ben bu konuda sana yardımcı olacağım' dedi. Telefon numaram alındı ve biz de kendisine teşekkür ederek makamından ayrıldık. Daha sonra Edirne'yi gezdikten sonra Rusçuk'a geri döndük.”
YOLU EVRİM KAŞIKÇI'YLA KESİŞİYOR
Rusçuk'a döndükten iki gün sonra Edirne Valiliği'nden kendisine bir telefon geldiğini anlatan Mesut Tunalı, Edirne Valisi Dursun Ali Şahin'in misafiri olarak Edirne'ye davet edildi. Türkülerin profesyonel bir şekilde kayıt altına alınması ve akademik olarak işlenmesi için yolu Trakya Üniversitesi Balkan Araştırma Enstitüsü Balkan Müzik Kültürleri Anabilim Dalı Öğretim Elemanı Evrim Kaşıkçı ile kesişen Tunalı, kayıt altına alınmamış Balkan ve Rumeli türkülerinin profesyonel derlemesini Edirne'de Kaşıkçı önderliğinde Osman Ekşi, Gökçe Dayanç ve Özgün Meriç'ten oluşan ekiple birlikte sürdürmeye başladı.
TUNALI: VALİ ŞAHİN RUSÇUK'A GELSİN, KENDİSİNE YENİ BİR HAYAT KURARIM
Kayıt altına alınacak türküler arasında 1890'lı yıllara ait türküler olduğunu ifade eden Mesut Tunalı, çalışmalar tamamlandığında bir albüm çalışmasını da yapacaklarını belirtiyor. Tunalı, 40 yıllık rüyasının gerçek olduğunu ve Edirne Valisi Dursun Ali Şahin'e şükranlarını iletti. Vali Şahin için, “Kendisi emekli olacakmış. Gelsin, buyursun Rusçuk'a. Bir tek ceketini alsın yeter. Ben Rusçuk'ta onu sadece misafir etmekle kalmam. Kendisine bir hayat da kurarım. Benim 40 yıllık rüyamı gerçekleştirdi ya ben O'nun için her şeyi yaparım” ifadelerini kullandı.
“EVRİM KAŞIKÇI İLE ÇALIŞMAK BÜYÜK ZEVK”
'O benim evladım, kardeşim' dediği Evrim Kaşıkçı'dan da övgü dolu sözlerle bahseden Mesut Tunalı, "Kendisiyle tanışmak bu zamana kısmetmiş. Kaşıkçı ve ekibiyle çalışmak büyük bir zevk” dedi.
Şu ana kadar 40'ın üstünde türkünün kaydını tamamlayan Mesut Tunalı, türkülerin arşiv çalışmalarının tamamlanmasının ardından Rusçuk'a dönecek.
Orkun AKMAN, Hudut
