Geçen hafta iki günü kendime ayırdım. Kırcaali çağırıyordu beni, bende gelemeyeceğim diyemedim.
İki lafın belini kırmayalı çok olmuştu… Özlemiştim şehrimi, kahvesini içmeyeli epey olmuştu.
Önce bir köyümü ziyaret ettim, çocukluğumda ki o havayı doyasıya çektim içime… hem de bahar uğramışken bu şehre.
En sevdiğim şeyleri yaptım, bol bol fotoğraf çektim, dolaştım, ayaklarıma kara sular indi deyiminin ne demek olduğunu iyice anladım…
Siyasete bulaşmaya pek niyetim yoktu, üstelik zaten sakin ve durgundu siyaset. Ama ben geldim ya, illaki bulacak beni. İlk akşam HÖH Kırcaali teşkilat toplantısı ve ikinci akşam DOST Kırcaali teşkilat toplantısı.
İzlenimlerim ne peki?
-Her iki toplantıda da parti genel başkanları vardı. Kırcaali artık her zamankinden daha da önemli. Bu bağlamda belediyeyi elinde bulunduran ve maddi açıdan daha rahat olan HÖH'ün seçim yatırımı olarak birkaç sosyal projeye imza atması olasıdır.
-Birleşme konusu ister destek verilsin ister karşı çıkılsın il ve ilçe başkanları düzeyinde tartışılıyor. Bu konuyu teşkilatlara açıklama konusunda HÖH daha istekli görünüyor.
-DOST Genel Başkanı Lütfi Mestan, tüm il ve ilçe toplantılarına bizzat katılım sağlıyor. Bunun yanında DOST'un kuruluşunda yer alan, Mestan'ın ihracından sonra Onunla beraber hareket eden Şabanali Ahmed, Aydoğan Ali ve Hüzeyin Hafızof'un toplantılara katılmaması DOST içerisinde bir tepkiye neden olmaktadır. Uzun zamandır sessiz kalan bu isimler, ileriki süreçte nasıl hareket ederler bilemiyorum ama DOST içerisinde genel başkanı yalnız bırakmakla kendilerine olan güveni sarsmışlardır.
-Sonuç olarak; HÖH, kaybedilen oyları geri kazanmak için nasıl bir strateji uygulayacağına yoğunlaşmış durumda. Seçimlerden sonra sessizliğe bürünen DOST ise, yalnız kalan Genel Başkan'ın da katıldığı toplantılar ile tabanı koruma peşinde.
