Bulgaristan'ın güneyinde Rodop dağlarında bulunan Barutin köyünde düzenlenen anma mitingine yaklaşık 500 kişi katıldı. Mitingde konuşan üyelerinin çoğunluğunu Türklerin oluşturduğu Hak ve Özgürlükler Hareketi (HÖH) Partisi yetkilileri, asimilasyon kampanyasının ülkenin tarih ders kitaplarına girmesi ve kurbanlarının da ulusal kahramanlar olarak anılmasını istedi.
Köyde 1972 yılında iki kadının yaşamını yitirdiği ve onlarca Müslümanın yaralandığı olayları hatırlatan HÖH milletvekili Remzi Osman, Devlet Milli Güvenlik Servisi (DANS) subaylarının köyde her yıl yapılan törene katılanlara rahatsızlık verdiğini söyledi.
''Her yıl burada yaptığımız anma töreninin ardından DANS subayları gelip mitinge katılanlara anlamsız sorular sorarak onları tehdit ediyorlar'' diyen Osman, Bulgaristan Parlamentosunun asimilasyonu bir bildiri ile kınadığını anımsattı. DANS'ın bu anlamda suç işlediğini vurgulayan Osman, ''Yeter artık, bizim de sabrımız taştı'' dedi.
Osman, Bulgaristan'da azınlıkların gerek istihbarat ve güvenlik organlarında gerekse adalet sisteminde temsilin olmamasının ülke için büyük bir utanç ve sorun oluşturduğunu sözlerine ekledi.
''Bulgaristan ancak birlik ve beraberlik içinde olduğunda, korku ve baskıya son verildiğinde güçlü olacaktır'' diye konuşan Osman, ülkede yaşayan bir milyon Müslümanın İçişleri Bakanlığı, devlet milli istihbaratı ve yargı sisteminde kendi temsiline sahip olmasının ''şart'' olduğunu vurguladı.
HÖH milletvekili Arif Aguş da asimilasyon sırasında insan öldürenler ve halka baskı uygulayanların hala hüküm giymediğini belirtti. Aguş, ''Utanç verici bu olayların gerçekleri açık olarak ifade edilmeden, asimilasyon kampanyası döneminin ders kitaplarına girmeden Bulgaristan, özgür ve demokratik bir devlet olmayacak'' diye konuştu.
Barutin köyündeki şehitler anıtına çelenk konulduğu ve kurban dağıtıldığı törene HÖH milletvekillerinin yanı sıra Bulgaristan Müslümanlarının başmüftüsü Mustafa Aliş Haci ve Türkiye'nin Filibe başkonsolosu Şener Cebeci de katıldı.
AA