Ankara'da yıllara meydana okuyan tarihi Pilavoğlu Han, evsiz topraksız kalmış, bir daha buluşmamak üzere kaybettiklerine yanan insanlarla dolu.
Hamallık yaparak geçimini sağlayan 76 yaşındaki Hayrettin Yalçın da kendinden iki yaş büyük ağabeyi Rüştü Yalçın ile handa 40 yıldır konaklayanlardan. Çocuk yaşlarda Bulgaristan'dan Ankara'ya göç yolculuğunda annelerini kaybeden ve bir süre devlet korumasında kaldıktan sonra iş hayatına atılan Yalçın kardeşler, yıllardır At Pazarı'nda Hamallık yaparak geçimlerini sağlıyor.
Başkentte hayata tutunamayanların bir araya gelip, yaşamak için bir amaç buldukları Pilavoğlu Han'da yarım asırdır kiracı olarak kalan kimsesizler yaşıyor.
İlk adı Ali Paşa olan Ankara'nın iki kapılı ve en büyük tarihi hanı, yurdun her yanından gelen yorgun bedenlere ev sahipliği yapıyor. Giriş katı iş yeri, üst katları misafirler için ayrılan 14 odalı handa, daimi 7 kişi misafir kalıyor. Ancak bu sayı, zaman zaman 30'a kadar yükseliyor.
Birbirinden farklı fakat ortak bir kaderi paylaşan han misafirlerinden kimisi 30 kimisi 50 yıla yakın süredir tarihi mekanda konaklıyor.
Hanın işletmecisi Mustafa Koçer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, handa konaklayanların ortak kaderinin yoksulluk olduğunu ve bu kişileri tarihi handa 7 lira gibi sembolik ücretlerle ağırladıklarını söyledi.
Handa, ''Cumali Dayı'' olarak bilinen Ali Toy, en eski konuklardan. Ankara sokaklarında seyyar satıcılık yaparak geçimini sağlayan Toy, yılın 11 ayını 30 yıldır kaldığı handa kalan 1 ayını da memleketi Yozgat'ta geçiriyor.