CEVAP: Bulgaristan’dan gelen Türklerin bir kısmı 1 Ekim 2008 tarihinde 5510 sayılı yasayla kendilerine tanınan borçlanma hakkıyla Bulgaristan’da çalıştıkları dönemleri Türkiye’den borçlanıp prim gün sayılarını tamamlayıp emekli olabiliyorlar. Bir kısmı diyoruz çünkü 1989 yılında yaklaşık 400 bin kişi Türkiye’ye giriş yaptı, bir kısmı geri dönmek zorunda kaldı, daha sonraki yıllarda da bu göç dalgası devam etti. 1991-1992 yılları arasında 50 bin, 1993-1994 yılları arasında 70 bin kişi ülkemize giriş yaptı. Bulgaristan’dan gelen yüz binlerce vatandaşımızdan sadece zorunlu göçe tabi olarak gelenler 5510 sayılı yasadan yararlanarak borçlanma hakkı elde etti, bunun dışında kaçak ve turist olarak gelenlere borçlanma hakkı verilmedi.
1989 yılında bu kadar kişinin aynı anda evlerinden, işlerinden, sevdiklerinden, hatıralarından kopma kararı almalarının sebebi neydi?
Bulgaristan Türklerinin Türkiye’ye göç etmesini tetikleyen en önemli etken sosyalist rejimin asimilasyon eğimleri olmuştur. Bu çabalar 1980’lerde doruğa ulaştı ve 1984’te ‘soya dönüş’ başlığı altında Bulgaristan Türklerinin isimleri Bulgarlaştırıldı, Türkçe konuşmaları yasaklandı, etnik kimliğini ve dini inançlarını ifade eden her tür sosyal ve kültürel faaliyet yasaklandı. Ancak Bulgaristan Türkleri, hükümetin planladığı gibi, Bulgar kimliğine teslim olmadı, örgüt veya birey düzeyinde yürütülen kimlik koruma çabaları 1989 yılının Mayıs ayında ‘Mayıs Barış Hareketleri’ adı altında yapılan yürüyüşlerle doruğa ulaştı. Göstericiler ‘Biz Türküz!’, ‘İsimlerimizi istiyoruz’ ‘Yaşasın demokrasi’ gibi sloganlarla isteklerini bildirirken, devlet propaganda araçları göstericilerin özerklik istediklerini (ülkeyi bölmek istedikleri) ve Türkiye’ye göç talep ettikleri fikrini yaydı ve kamuoyunu yanıltarak temel insan haklarını talep eden göstericilere karşı düşmanlık duygusu uyandırdı. Mayıs olayları boyunca 24 saat içinde ülkeyi terk etme emri verilen yaklaşık 2000 kişinin Bulgaristan’dan ayrılması, 1989’un yaz aylarında gerçekleşecek göçün ilk sinyallerini vermiştir. Daha sonra göç hızlandı ve sayı yüz binleri buldu.
Sonuç olarak yüz binlerce Türk büyük bir zulümden kaçarak Türkiye’ye geldi. 1989-2008 yılları arasında zorunlu göçe tabi olarak gelenlere borçlanma hakkının verilmesi ve zulümden kaçarak gelen ya da turist olarak gelenlere borçlanma hakkının verilmemesi büyük bir haksızlığa sebep oldu. Bu haksızlığı ortadan kaldırılmasını bekleyen binlerce kişinin beklentilerini yetkililerin görmesini öneriyorum.
Özgür Erdursun
Özgür Erdursun