Bulgaristan'dan 1989 yılında dönemin Devlet Başkanı Jivkov'un isim değiştirme baskısı nedeniyle 350 bin Türk Türkiye'ye kaçmıştı. Aradan 23 yıl geçmesine ve Bulgaristan'ın Avrupa Birliği'ne (AB) 2007'de tam üye olmasına rağmen değişen ne oldu? Bulgaristan Baş Müftüsü Dr. Mustafa Hacı, eğitimden tanınmaya pek çok sorunlarının yerli yerinde durduğunu ifade etti.
Mekke-i Mükerreme'de Yeni Mesaj'a konuşan Mustafa Hacı, Bulgaristan'da yaklaşık 2 milyon Türk yaşadığını ifade ederek, "Bulgaristan devleti çok düşük bir rakam gösteriyor ve yaklaşık 600 - 700 bin civarında Müslüman olduğu görüşünü savunuyor" dedi.
Bulgaristan Müslümanlarının temel sorununun "tanınma" olduğuna işaret eden Baş Müftü Dr. Mustafa Hacı, şunları söyledi: "Sayımızın kabulü noktasında sorun yaşıyoruz. Çok sayıda Bulgar vatandaşı 'Biz Müslümanız diyor' ama Bulgaristan devleti bunları kabul etmiyor. Bazıları Çingenece, bazıları ise Türkçe konuşan ama "Biz Türk'üz" diyen Çingeneleri, Bulgar devleti Müslüman olarak kabul etmek istemiyor. Elbette ki eğitim problemi mevcuttur. Bulgaristan'da toplam 600 öğrencinin eğitim gördüğü 3 tane imam-hatip lisesi, 60 öğrencinin eğitim aldığı bir tane Yüksek İslam Enstitüsü bulunuyor. İmam hatip liseleri mezunlarının diplomaları tanınıyor. Gerek yurt içinde, gerekse de yurtdışında istedikleri üniversiteye gidebiliyorlar. Bu okullar halkın ilgisi ve desteğiyle ayakta durmaktadır. Diyanet de, maddi ve manevi destek veriyor. Biz de öğretmen ve akademisyen sorunu da var. Türkiye'den gelen öğretmenler ve akademisyenler bu okullarda ders veriyor." Mustafa Hacı, ayrıca bu konuda "Yeni imam-hatip lisesi açmada bir sorun gözükmediğini ancak gençlerimizin bir bölümünü Türkiye'ye göndererek, orada eğitim almalarını sağlamaya çalışıyoruz" dedi. Okul binasına 10 yıldır izin vermiyorlar
Yüksek İslam Enstitüsü'nün Bulgaristan Eğitim Bakanlığı'na bağlı olarak değil dini kurumlara tabi olarak açıldığını dile getiren Mustafa Hacı, "Eğitim Bakanlığı'na tabi olabilmesi için akredite olması gerekiyor. Akredite olabilmek için de bina sahibi olma şartı aranıyor. Biz de bir arsa satın aldık. Bir bina yapmak istiyoruz ancak aşağı yukarı 10 yıldır inşaat izni alamadık. Sofya Belediyesi, bahaneler bulup bizi oyalamaya devam ediyor. İnşallah yakın bir gelecekte gerekli izinleri alırız da, oradaki Müslümanların ihtiyaçlarını karşılayacak modern bir bina yapılır" şeklinde konuştu.
Türkçe öğretimine kısıtlama
Türklerin yoğun olarak yaşadığı Kırcali gibi şehirlerdeki okullarda Türkçe'nin haftada bir iki saat seçmeli ders olarak okutulduğunu ifade eden Dr. Mustafa Hacı, "Türkçe öğretmenleri oldukça yetersiz. Her okula bir bütçe tahsis ediliyor ve okul bunu istediği gibi tasarruf ediyor. Türkçe öğretmenleri bu nedenle çok düşük maaşlarla çalışmak zorunda kalıyor" dedi.
Türkler siyasi baskı altında
Aşırı milliyetçi Ataka Partisi'nin kendilerine yönelik ne tür tehditler oluşturduğunun sorulması üzerine Bulgaristan Baş Müftüsü Dr. Mustafa Hacı, Ataka Partisi'nin "Bulgaristan'ı savunuyoruz" iddiasında bulunduğunu ifade ederek, dolayısıyla sürekli Türklerin aleyhine konuştuklarını, camilere saldırdıklarını dile getirdi. Bulgaristan'da 1500 cami ve mescit olduğu bilgisini veren Mustafa Hacı, şunları söyledi: "Ataka Partisi bundan sonra Bulgaristan'da cami yapılmasına karşı çıkıyor. Zaman zaman camilere fiili saldırıda bulunuyorlar. Mesela geçen yıl Sofya Camii'ne saldırı düzenlendi. Ayrıca Ataka'nın suç duyuruları sonucu Bulgaristan'da 13 Türk hakkında dini faaliyetler nedeniyle dava açılmıştır ancak aleyhlerine herhangi bir delil bulunamamıştır, dolayısıyla davaların düşmesini beklemekteyiz. Ancak bu parti, davaların düşmemesi için mahkemelerin önünde protestoda bulunmak istiyor."
Suudi Arabistan, Türk tezini kabul etmiyor
Bu sene Bulgaristan'dan 500 hacının Kutsal Topraklara geldiğini ifade eden Bulgaristan Baş Müftüsü Dr. Mustafa Hacı, geçen yıl bu sayının 650 olduğunu, Suriye'deki olayların hacı sayısını olumsuz etkilediğini ifade etti. Mustafa Hacı, şöyle konuştu: "Hacılarımızın bir bölümü geçmiş yıllarda kara yoluyla geliyordu ancak bu sene gelemediler. Suudi Arabistan Bulgaristan'daki Müslümanların sayısını 1 milyon olarak kabul ettiği için bize bin kişilik kontenjan veriyor. Orada ikamet eden Müslümanların maddi durumu yetersiz olduğu için bu kontenjanı da dolduramıyoruz. Müslümanların yeterli imkânı olmadığı için Hac'ca herkes gelemiyor. Hac vizesi almak da bizim için sorunlu. Suudi Arabistan'ın Sofya'da büyükelçiliği yok. Suudi Arabistan oraya memur gönderdi de, vizelerimizi aldık. Hac ücretlerine gelince, Türkiye'de Diyanet'in uyguladığı hac tarifesini esas alıyoruz. Bize ayrıca ulaşım, sağlık ve yemek konusunda destek oluyorlar."
Bulgaristan kendince müftü atıyor!
Bulgar makamlarının protokol söz konusu olduğunda kendilerini davet etiklerini ve papazların yanına oturttuklarını ifade eden Bulgaristan Baş Müftüsü Dr. Mustafa Hacı, "Bulgaristan'da papazlar büyük ihtiram görüyor. Bulgaristan Dinler Yasası'na göre Bulgaristan Ortodoks Kilisesi, kanunların üstündedir. Kendi seçimlerini yaptıklarında, otomatik olarak kabul edilmiş sayılıyor. Bizim ise böyle bir konumumuz bulunmuyor" dedi. Bulgaristan'da Müslüman halkın kendi seçtiği müftülüğü olmasına rağmen Batı Trakya'da olduğu gibi Bulgar hükümetinin atadığı ancak oradaki Türklerin seçmediği bir müftülüğün daha olduğunu ifade eden Mustafa Hacı, şunları aktardı: "Başka bir müftülük daha söz konusudur. Gerçekten Müslümanlar desteklemiyor ama seçildiğini iddia ediyor. Devlet bizi de kabul ediyor. Onların müftüsü vefat etti. Şu anda Nihat isminde bir şahıs vekil olarak bulunuyor o makamda."
Bulgaristan'da dini hayat
Baş Müftü Dr. Mustafa Hacı, Bulgaristan Türklerinin dini yaşantıları hakkında ilginç verileri de bizimle paylaştı. Baş Müftü, bu konuda şunları söyledi: "Tahmini olarak söylüyorum, halkın yüzde 15'i 5 vakit namazını, yüzde 40'lık bölümü Cuma Namazını eda ediyor. Oruç tutanların oranı ise daha fazladır. Kadınlarımız erkeklerden daha dindar. Öte yandan bir Türk, Müslüman ismiyle bir iş için başvurduğunda iş bulması oldukça zor. Onun için Bulgar Türklerinin bir bölümü Bulgaristan'ı terk ederek Avrupa'ya gidiyor ve orada iş arıyor." Bulgaristan'ın 2007 yılında Avrupa Birliği'ne üye olmasının Müslümanların lehine olumlu etkisinin olup olmadığını sormamız üzerine Baş Müftü Mustafa Hacı, şunları kaydetti: "AB üyeliği şöyle bir rahatlama getirdi! Birçok Türk, ülkeyi bu sayede terk etti. Diğer AB ülkelerine gittiklerinde orada Türklerle tanışarak, dine daha fazla yönelmeye başladılar. AB'den gelen fonlardan Bulgaristan Türkleri istifade edemiyor. Türkiye dışında herhangi bir ülkeden yardım almıyoruz."
Recep BAHAR
Mekke, Yeni Mesaj